Tanrım, sonsuz dünyada ben âcım ve ufağım,
Kulların arasinda Tanrım ben bir koyunum.
Iki tuğla halinde kenetlenmiş dudağım,
Sonra geçtiğim yollar kum, hep kum, daim kum.
Aradığım pınardan içebilsem bir yudum.
Artık o günden sonra hiç susmayacağım.
Inecek gözlerime uzun, en rahat uykum.
Tuz çalınıp ağzıma, bağlanınca ayağım.
Kulların arasında ben yaşadım sessizce,
Hiç ağzımı açmadım, verdim bütün yünümü.
En geniş bir sabahı düşünerek her gece,
Ben, Tanrım, şuracıkta bekliyorum günümü.
30 Mart 1910 tarihinde Istanbul'da doğdu, 29 Ocak 1957 tarihinde Istanbul'da öldü. Galatasaray Lisesi'ni ve Istanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdi. Muhasebecilik, banka memurluğu, Milli Eğitim Basımevi'nde düzeltmenlik, Varlık Yayınevi'nde redaktörlük yaptı. "Yedi Meşale" topluluğunun üyesiydi. Bu topluluğun şiir anlayışını, yaşamının sonuna dek sürdüren tek şairdir. Şiirlerinde çocukluk ve ilkgençlik anılarına bağlılık, yaşamın küçük mutluluklarından duyulan sevinç, acıma duygusu, iyilik düşüncesi, Istanbul sevgisi, Tanrı'ya şükran, ölüm gerçeğini kabulleniş gibi konuları, gözlemci ve dışavurumcu bir tarzla genellikle hece ölçüsüyle, ama kimi zaman serbest ölçüyü de kullanarak işlemiştir.
Mütareke yıllarında Galatasaray lisesini bitirdi. Cumhuriyet gazetesi muhasebe servisinde çalışırken bir yandan da Istanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdi (1936).
Ilk şiiri Serveti Fünun dergisinde çıkan Saba, dergideki arkadaşlarıyla Yedi Meşale Topluluğu'nu kurdu. Yazı ve şiirleri Varlık dergisinde yayınlandı. Içe dönük bir yazar olan Ziya Osman Saba şiirlerinde aile sevgisi, kadere boyun eğiş, kulluk, küçük mutluluklarla yetinme, yoksulluk karşısında duyulan utanç ve merhamet gibi temaları işledi, hikayelerinde ise genellikle geçmiş yaşamın özlem ve acısını birarada vermeye çalıştığı görülür.
=Şiirleri=
Geçen Zaman
ll
Sebil ve Güvercinler
Çocukluğum
Ahret
Artık Yaşamak Için
Beyaz Ev
Bilemiyorum
Eller
Istanbul
=Hikaye kitapları
Mesut Insanlar Fotoğrafhanesi
Değişen Istanbul
