Bidibidi Yenileniyor !
23 Nisan 2021 tarihinden önce hesabın varsa Şifreni Sıfırlaman gerek: TIKLA ŞİFRE SIFIRLA | Her şeye sana özel olan panelinden ulaşabileceksin. Seni evine bekliyoruz: https://www.bidibidi.com
[YENİLENDİ] Kullanıcı, Kayıt, Üyelik ve Profil Sistemi
[YENİLENDİ] Bidibidi Oyun Bölümü
[BEKLİYOR] Forum, Galeri, Diğer Bölümler
KAYDOL
23 Nisan 2021 tarihinden önce hesabın varsa Şifreni Sıfırlaman gerek: TIKLA ŞİFRE SIFIRLA | Her şeye sana özel olan panelinden ulaşabileceksin. Seni evine bekliyoruz: https://www.bidibidi.com
[YENİLENDİ] Kullanıcı, Kayıt, Üyelik ve Profil Sistemi
[YENİLENDİ] Bidibidi Oyun Bölümü
[BEKLİYOR] Forum, Galeri, Diğer Bölümler
KAYDOL
*Dolma Bahçe sarayı*
*Dolma Bahçe sarayı*
Dolmabahçe Sarayı
Dolmabahçe Sarayı'nın bulunduğu alan, bundan dört yüzyıl öncesine kadar Boğaziçi'nin büyük bir koyuydu.
Osmanlı Kaptan Paşalarının gemilerini demirledikleri, geleneksel denizcilik törenlerinin yapıldığı bu koy zamanla bataklık haline gelmiş ve 17'nci yüzyıldan itibaren başlayarak doldurulmuş, padişahların dinlenme ve eğlenceleri için düzenlenen bir "hasbahçe"ye dönüştürülmüştü. Bu bahçede, çeşitli dönemlerde yapılan köşkler ve kasırlar topluluğu, uzun süre Beşiktaş Sahil Sarayı adıyla anıldı.
Beşiktaş Sahil Sarayı, Abdülmecit döneminde (1839-1861), kullanışsız olduğu gerekçesiyle ve 1843 yılından itibaren bölüm bölüm yıktırıldı. Aynı yıllarda, Dolmabahçe Sarayı'nın 15.000 m2'lik bir alanı kaplayan temelleri, meşe kazıklar ve ağaç hasırlar üstünde yükselmeye başladı.
Yapımı, çevre duvarları ile birlikte 1856'da bitirilen saray 110.000 m2'yi aşan bir alan üstüne kurulmuş ve ana binası dışında onaltı ayrı bölümden oluşmuştur. Bunlar saray ahırlarından değirmenlere, eczanelerden mutfaklara, kuşluklara, camhane, dökümhane, tatlıhane, mefruşat dairesi ve işliklere kadar uzanan bir dizi içinde, çeşitli amaçlara ayrılmış yapılardır.
A- Kültür-Bilim-Tanıtım Merkezi: Bu yapılardan Mefruşat Dairesi yukarıda kısaca değinildiği gibi, bu defa "Kültür-Bilim-Tanıtım Merkezi olarak, konferans, sergi, bilimsel araştırmaların yanısıra, basın ve yayın organları ile sağlıklı ve sürekli ilişkileri sürdürmek üzere, çok amaçlı bir hizmet anlayışı içinde düşünülmüş ve yeniden düzenlenmiştir. Sarayın girişinde, mimari özelliği de dikkate alınarak ele alınan Mefruşat Dairesi'nde oluşturulan Kültür-Bilim-Tanıtım Merkezi'nin alt katı, Konferans Salonu, Sergi Salonu, satış merkezi ve Fotoğraf Laboratuvarı, üst katı ise Basın ve Yayın Merkezi, Kitaplık, Bilimsel Araştırma ve Saray Arşivi olarak kullanıma açılmıştır.
Mefruşat Dairesi'nin önündeki avlu, ilk kez Saray'ı gezenlerin yaz ve kış oturup dinlenebilecekleri bir alan olarak düzenlenmiştir. Avlunun çevresindeki bir bölüm, gerekli onarım ve düzenlemelerle "Gösteri Salonu" olarak değerlendirilmiştir. Bu bölümde, Türkçe ve Ingilizce olarak hazırlanan, saray ve kasırlarımızı tanıtıcı bir program audio-visual dia gösterileri halinde sürekli ziyaretçilere sunulmaktadır. Büyük bir ilgi ve beğeniyle izlenen bu renkli gösterilerin, zaman içerisinde daha da geliştirilerek zenginleştirilmesine ve aynı gösterilerin başta Beylerbeyi Sarayı ve Maslak Kasırları olmak üzere, diğer köşk ve kasırlara da yaygınlaştırılmasına çalışılmaktadır. Bu arada avlunun bir bölümünde de ziyaretçilerin ihtiyaçlarını karşılamak üzere, sarayın tarihi hüviyetini yansıtır bir biçimde modern bir kafeterya kurulmuştur.
Dolmabahçe Sarayı Mabeyn Dairesi' nin (Resmi Daire) Has Bahçe' den Görünüşü
Kültür-Bilim-Tanıtım Merkezi'nin alt katında yer alan Sergi Salonu'nda sunulan "Dünden Bugüne Osmanlı Sarayları" Sergisi, bugün ayakta kalmış, değişmiş veya yıkılmış bulunan saraylarımız konusunda belge niteliğindeki resimleri biraraya getirmekte ve böylece "Saraylar"ın bir boyutuna ışık tutmaktadır. Bugüne kadar gezenlerin büyük ilgisini çeken bu resimler ayrıca basılmış ve böylece kalıcılıkları da sağlanmıştır.
hazine kapısı
resmi daire
Dolmabahçe Sarayı'nın bulunduğu alan, bundan dört yüzyıl öncesine kadar Boğaziçi'nin büyük bir koyuydu.
Osmanlı Kaptan Paşalarının gemilerini demirledikleri, geleneksel denizcilik törenlerinin yapıldığı bu koy zamanla bataklık haline gelmiş ve 17'nci yüzyıldan itibaren başlayarak doldurulmuş, padişahların dinlenme ve eğlenceleri için düzenlenen bir "hasbahçe"ye dönüştürülmüştü. Bu bahçede, çeşitli dönemlerde yapılan köşkler ve kasırlar topluluğu, uzun süre Beşiktaş Sahil Sarayı adıyla anıldı.
Beşiktaş Sahil Sarayı, Abdülmecit döneminde (1839-1861), kullanışsız olduğu gerekçesiyle ve 1843 yılından itibaren bölüm bölüm yıktırıldı. Aynı yıllarda, Dolmabahçe Sarayı'nın 15.000 m2'lik bir alanı kaplayan temelleri, meşe kazıklar ve ağaç hasırlar üstünde yükselmeye başladı.
Yapımı, çevre duvarları ile birlikte 1856'da bitirilen saray 110.000 m2'yi aşan bir alan üstüne kurulmuş ve ana binası dışında onaltı ayrı bölümden oluşmuştur. Bunlar saray ahırlarından değirmenlere, eczanelerden mutfaklara, kuşluklara, camhane, dökümhane, tatlıhane, mefruşat dairesi ve işliklere kadar uzanan bir dizi içinde, çeşitli amaçlara ayrılmış yapılardır.
A- Kültür-Bilim-Tanıtım Merkezi: Bu yapılardan Mefruşat Dairesi yukarıda kısaca değinildiği gibi, bu defa "Kültür-Bilim-Tanıtım Merkezi olarak, konferans, sergi, bilimsel araştırmaların yanısıra, basın ve yayın organları ile sağlıklı ve sürekli ilişkileri sürdürmek üzere, çok amaçlı bir hizmet anlayışı içinde düşünülmüş ve yeniden düzenlenmiştir. Sarayın girişinde, mimari özelliği de dikkate alınarak ele alınan Mefruşat Dairesi'nde oluşturulan Kültür-Bilim-Tanıtım Merkezi'nin alt katı, Konferans Salonu, Sergi Salonu, satış merkezi ve Fotoğraf Laboratuvarı, üst katı ise Basın ve Yayın Merkezi, Kitaplık, Bilimsel Araştırma ve Saray Arşivi olarak kullanıma açılmıştır.
Mefruşat Dairesi'nin önündeki avlu, ilk kez Saray'ı gezenlerin yaz ve kış oturup dinlenebilecekleri bir alan olarak düzenlenmiştir. Avlunun çevresindeki bir bölüm, gerekli onarım ve düzenlemelerle "Gösteri Salonu" olarak değerlendirilmiştir. Bu bölümde, Türkçe ve Ingilizce olarak hazırlanan, saray ve kasırlarımızı tanıtıcı bir program audio-visual dia gösterileri halinde sürekli ziyaretçilere sunulmaktadır. Büyük bir ilgi ve beğeniyle izlenen bu renkli gösterilerin, zaman içerisinde daha da geliştirilerek zenginleştirilmesine ve aynı gösterilerin başta Beylerbeyi Sarayı ve Maslak Kasırları olmak üzere, diğer köşk ve kasırlara da yaygınlaştırılmasına çalışılmaktadır. Bu arada avlunun bir bölümünde de ziyaretçilerin ihtiyaçlarını karşılamak üzere, sarayın tarihi hüviyetini yansıtır bir biçimde modern bir kafeterya kurulmuştur.
Dolmabahçe Sarayı Mabeyn Dairesi' nin (Resmi Daire) Has Bahçe' den Görünüşü
Kültür-Bilim-Tanıtım Merkezi'nin alt katında yer alan Sergi Salonu'nda sunulan "Dünden Bugüne Osmanlı Sarayları" Sergisi, bugün ayakta kalmış, değişmiş veya yıkılmış bulunan saraylarımız konusunda belge niteliğindeki resimleri biraraya getirmekte ve böylece "Saraylar"ın bir boyutuna ışık tutmaktadır. Bugüne kadar gezenlerin büyük ilgisini çeken bu resimler ayrıca basılmış ve böylece kalıcılıkları da sağlanmıştır.
hazine kapısı
resmi daire
ALışma bana,ne yapacağım beLLi oLmaz,bugün varım,yarın birden yok oLurum
Dokunma bana,kapanmamış yaraLarLa doLuyum
Sevme beni,yoğun duyguLarımda kayboLursun
Çözmeye çaLışma sakın,seninLe karışır iyice kördüğüm oLurum
Güveniyorsan kendine inandır beni aşkın varLığına,sonucunda öyLe bir aşk yaşatırımki,vazgeçemezsin,tutkun oLurum ..
YıkabiLirsen duvarLarımı,sakin bırakma beni,tüm tutkuLarım ve gücümün arkasında
haLa minik bir çocuğum,büyütemezsen kayboLurum
TAKLITLERIMDEN SAKININ
sarayın deniz tarafından görüntüsü
Kültür-Bilim-Tanıtım Merkezi'nin kurulması, yurtiçi ve yurtdışı iletişim ağının oluşturulmasıyla, bilimsel ve kültürel ağırlıklı üretimin sürekliliği sağlanmış ve böylece Milli Saraylarımız tarihimizde ilk kez kültürel birikimin zenginliğine uygun boyutta dışa açılmıştır.
saltanat kapısının içten görünüşü
dolmabahçe sarayının girişindeki 4 katlı inşa edilmiş saat kulesi
Ayrıca, Saray'ın yıpranmasını önlemek, kapı önünde büyük oranda artan ziyaretçi yoğunluğunu daha sağlıklı düzenlemek, Dolmabahçe Sarayı dışındaki kültür zenginliklerimizi de vurgulamak için, Mefruşat Dairesi'nin yanısıra Saat Kulesi ve çevresindeki alan da yeniden ele alınmış, bir dizi, uygulamayla Saray'ın bütünleştirilmesi yolunda önemli bir adım atılmıştır.
ALışma bana,ne yapacağım beLLi oLmaz,bugün varım,yarın birden yok oLurum
Dokunma bana,kapanmamış yaraLarLa doLuyum
Sevme beni,yoğun duyguLarımda kayboLursun
Çözmeye çaLışma sakın,seninLe karışır iyice kördüğüm oLurum
Güveniyorsan kendine inandır beni aşkın varLığına,sonucunda öyLe bir aşk yaşatırımki,vazgeçemezsin,tutkun oLurum ..
YıkabiLirsen duvarLarımı,sakin bırakma beni,tüm tutkuLarım ve gücümün arkasında
haLa minik bir çocuğum,büyütemezsen kayboLurum
TAKLITLERIMDEN SAKININ
Dolmabahçe Sarayındaki, bugün kültür-bilim-tanıtıtm merkezi olarak faaliyet gösterilen ve ayrıca ziyaretçilerin ihtiyaçlarını karşılamak üzere kafeterya hizmetlerinin verildiği Mefruşat Dairesi ve avlusu
Müze haline getirilen Hareket Köşkleri ve Has Bahçe' nin görünüşü
Harem:
Önemli bir girişim de, Dolmabahçe Sarayı "Harem" bölümünün 28 Kasım 1985 tarihinde yeniden düzenlenerek geziye açılmasıdır. Dolmabahçe Sarayı'nın yaklaşık üçte ikisini kaplayan Harem Dairesi'nin açılması, yurt içi ve yurtdışında da büyük ilgi görmüş, bu durum sarayın bütünleştirilmesi yolunda önemli bir adım olarak nitelenmiştir. Harem Dairesi'nin açılması ayrıca bugüne kadar yeterince bilinmeyen birçok ilginç ayrıntının tanınmasına neden olmuştur.
Cariyeler Dairesi ve Diğer Birimler
"Cariyeler Dairesi", "Gedikli Cariyeler Dairesi", "Iç Hazine", "Harem Bahçesi" ve Atölyelerin kısa sürede onarılarak açılması da plânlanmıştır. Bu bölüme yeni imkânlar getirecek, "Valide Kapı"nın açılışıyla, "müze içinde müze" anlayışı buraya da yansıyacaktır.
Müze haline getirilen Hareket Köşkleri ve Has Bahçe' nin görünüşü
Harem:
Önemli bir girişim de, Dolmabahçe Sarayı "Harem" bölümünün 28 Kasım 1985 tarihinde yeniden düzenlenerek geziye açılmasıdır. Dolmabahçe Sarayı'nın yaklaşık üçte ikisini kaplayan Harem Dairesi'nin açılması, yurt içi ve yurtdışında da büyük ilgi görmüş, bu durum sarayın bütünleştirilmesi yolunda önemli bir adım olarak nitelenmiştir. Harem Dairesi'nin açılması ayrıca bugüne kadar yeterince bilinmeyen birçok ilginç ayrıntının tanınmasına neden olmuştur.
Cariyeler Dairesi ve Diğer Birimler
"Cariyeler Dairesi", "Gedikli Cariyeler Dairesi", "Iç Hazine", "Harem Bahçesi" ve Atölyelerin kısa sürede onarılarak açılması da plânlanmıştır. Bu bölüme yeni imkânlar getirecek, "Valide Kapı"nın açılışıyla, "müze içinde müze" anlayışı buraya da yansıyacaktır.
ALışma bana,ne yapacağım beLLi oLmaz,bugün varım,yarın birden yok oLurum
Dokunma bana,kapanmamış yaraLarLa doLuyum
Sevme beni,yoğun duyguLarımda kayboLursun
Çözmeye çaLışma sakın,seninLe karışır iyice kördüğüm oLurum
Güveniyorsan kendine inandır beni aşkın varLığına,sonucunda öyLe bir aşk yaşatırımki,vazgeçemezsin,tutkun oLurum ..
YıkabiLirsen duvarLarımı,sakin bırakma beni,tüm tutkuLarım ve gücümün arkasında
haLa minik bir çocuğum,büyütemezsen kayboLurum
TAKLITLERIMDEN SAKININ
Değerli Eşyalar Sergi Salonları:
Harem Dairesi ile birlikte 28 Kasım 1985'de açılan ,"müze içinde müze" niteliğini taşıyan yerlerden birisi de "Değerli Eşyalar Sergisi Salonu"dur. Gördüğü büyük ilgi nedeniyle, kısa zamanda ikincisinin oluşturulduğu bu sergilerde, değişik bir düzenlemeye gidilmiş, çarpıcı bir görünüm elde edilmiştir. Bilindiği gibi sultanların ve yakın çevrelerinin günlük yaşamlarında ve törenlerde kullandıkları değerli eşyalar, bugüne kadar özenle saklanmaktaydı. Ilk kez özel oluşturulan bir mekânda, tarihi ve anı değeri yüksek bu zengin malzemenin sınırlı bir bölümü. zaman zaman değiştirilerek, tüm yerli ve yabancı ziyaretçiler ile araştırmacıların istifadesine sunulmaktadır.
Bu sergiyle birlikte, Dolmabahçe Sarayı dünyadaki benzerlerine uygun olarak değişik boyutlu bir bölüme daha kavuşmuş bulunmakta ve ayrıca müze-saray olarak çok farklı zenginliklere ulaşmaktadır. Burada sergilenen malzemede yer yer karşımıza çıkan Sultan Tuğraları ve kullanılan ilginç taşlar, Osmanlı saray yaşamının bir uzantısı olarak yeni değerlendirmeleri beklemektedir.
Sarayın Kuşluğu
Aynı amaçla, Dolmabahçe Sarayı'nın "Kuşluk Bahçesi" yeniden ele alınmış, içindeki "Kuşluk" canlandırılmaya çalışılmış, "Kuşluk Köşkü" ve "Kuş Hastanesi" de bu amaçla onarılmıştır. Osmanlı saray kuşluklarından bugüne ulaşabilmiş en büyük örnek olan Dolmabahçe Sarayı Kuşluk'u, Saray'ın Sanat Galerisi'yle birlikte gezilebilen ayrı ve ilginç bir bölümüdür. Bu özgün birim bir dinlenme mekânı olarak saray bütünü içinde yer almaktadır. Zaman içinde arşiv belgelerinin de vereceği ipuçlarıyla Kuşluk eski işlevine kavuşacaktır. Bu süre içinde kuşlarla ilgili bir kitaplık oluşturulmakta, poster, kartpostal gibi tanıtım malzemesi üretilmekte, ilginç bir sürekli sergi düzenlenmekte, çocuklar bu yolla eğitilirken, büyükler de bu tarihi ve doğal zenginlik içinde dinlenme olanağı bulmaktadırlar.
F. Sanat Galerisi
Kuşluk Bahçesi'nin ve Kuşluk Binası'nın bir diğer önemi de, girişinde "Dolmabahçe Sarayı Sanat Galerisi"nin açılmış bulunmasıdır. Ziyaretçiler, örneği az bu Galeri'de açılan sergilerle, saraylıların zengin ve tarihi tablo kolleksiyonlarından seçkin örnekleri görme fırsatını bulmaktadırlar. Örneğin, bu Galeri'de `14. Uluslararası Istanbul Festivali' kapsamında açılmış bulunan "Osmanlı Sarayında Yabancı Ressamlar II" Sergisi daha önce açılan, "Saraylarımızdan Tablolar", "Öncü Türk Ressamlarından Bir Kesit", "Osmanlı Sarayında Yabancı Ressamlar I" sergileri büyük ilgi görmüştür. Bunları ise "Sarayda Manzara Resimleri" izleyecektir. Bu bölüm, Istanbul yaşamında özel bir yeri olan Camlı Köşk'le birlikte, her geçen gün daha da yoğun biçimde yeniden değerlendirilerek, özellikle kültür ve sanat çevrelerinin sürekli kullanımına sunulmaktadır.
Sonuç olarak, bu yeni düzenlemelerle, Türkiye'de ilk kez böyle bir bölüm yaşama katılmakta ve böylece bu konuda da bir araştırma ortamı yaratılmış bulunmaktadır.
Harem Dairesi ile birlikte 28 Kasım 1985'de açılan ,"müze içinde müze" niteliğini taşıyan yerlerden birisi de "Değerli Eşyalar Sergisi Salonu"dur. Gördüğü büyük ilgi nedeniyle, kısa zamanda ikincisinin oluşturulduğu bu sergilerde, değişik bir düzenlemeye gidilmiş, çarpıcı bir görünüm elde edilmiştir. Bilindiği gibi sultanların ve yakın çevrelerinin günlük yaşamlarında ve törenlerde kullandıkları değerli eşyalar, bugüne kadar özenle saklanmaktaydı. Ilk kez özel oluşturulan bir mekânda, tarihi ve anı değeri yüksek bu zengin malzemenin sınırlı bir bölümü. zaman zaman değiştirilerek, tüm yerli ve yabancı ziyaretçiler ile araştırmacıların istifadesine sunulmaktadır.
Bu sergiyle birlikte, Dolmabahçe Sarayı dünyadaki benzerlerine uygun olarak değişik boyutlu bir bölüme daha kavuşmuş bulunmakta ve ayrıca müze-saray olarak çok farklı zenginliklere ulaşmaktadır. Burada sergilenen malzemede yer yer karşımıza çıkan Sultan Tuğraları ve kullanılan ilginç taşlar, Osmanlı saray yaşamının bir uzantısı olarak yeni değerlendirmeleri beklemektedir.
Sarayın Kuşluğu
Aynı amaçla, Dolmabahçe Sarayı'nın "Kuşluk Bahçesi" yeniden ele alınmış, içindeki "Kuşluk" canlandırılmaya çalışılmış, "Kuşluk Köşkü" ve "Kuş Hastanesi" de bu amaçla onarılmıştır. Osmanlı saray kuşluklarından bugüne ulaşabilmiş en büyük örnek olan Dolmabahçe Sarayı Kuşluk'u, Saray'ın Sanat Galerisi'yle birlikte gezilebilen ayrı ve ilginç bir bölümüdür. Bu özgün birim bir dinlenme mekânı olarak saray bütünü içinde yer almaktadır. Zaman içinde arşiv belgelerinin de vereceği ipuçlarıyla Kuşluk eski işlevine kavuşacaktır. Bu süre içinde kuşlarla ilgili bir kitaplık oluşturulmakta, poster, kartpostal gibi tanıtım malzemesi üretilmekte, ilginç bir sürekli sergi düzenlenmekte, çocuklar bu yolla eğitilirken, büyükler de bu tarihi ve doğal zenginlik içinde dinlenme olanağı bulmaktadırlar.
F. Sanat Galerisi
Kuşluk Bahçesi'nin ve Kuşluk Binası'nın bir diğer önemi de, girişinde "Dolmabahçe Sarayı Sanat Galerisi"nin açılmış bulunmasıdır. Ziyaretçiler, örneği az bu Galeri'de açılan sergilerle, saraylıların zengin ve tarihi tablo kolleksiyonlarından seçkin örnekleri görme fırsatını bulmaktadırlar. Örneğin, bu Galeri'de `14. Uluslararası Istanbul Festivali' kapsamında açılmış bulunan "Osmanlı Sarayında Yabancı Ressamlar II" Sergisi daha önce açılan, "Saraylarımızdan Tablolar", "Öncü Türk Ressamlarından Bir Kesit", "Osmanlı Sarayında Yabancı Ressamlar I" sergileri büyük ilgi görmüştür. Bunları ise "Sarayda Manzara Resimleri" izleyecektir. Bu bölüm, Istanbul yaşamında özel bir yeri olan Camlı Köşk'le birlikte, her geçen gün daha da yoğun biçimde yeniden değerlendirilerek, özellikle kültür ve sanat çevrelerinin sürekli kullanımına sunulmaktadır.
Sonuç olarak, bu yeni düzenlemelerle, Türkiye'de ilk kez böyle bir bölüm yaşama katılmakta ve böylece bu konuda da bir araştırma ortamı yaratılmış bulunmaktadır.
ALışma bana,ne yapacağım beLLi oLmaz,bugün varım,yarın birden yok oLurum
Dokunma bana,kapanmamış yaraLarLa doLuyum
Sevme beni,yoğun duyguLarımda kayboLursun
Çözmeye çaLışma sakın,seninLe karışır iyice kördüğüm oLurum
Güveniyorsan kendine inandır beni aşkın varLığına,sonucunda öyLe bir aşk yaşatırımki,vazgeçemezsin,tutkun oLurum ..
YıkabiLirsen duvarLarımı,sakin bırakma beni,tüm tutkuLarım ve gücümün arkasında
haLa minik bir çocuğum,büyütemezsen kayboLurum
TAKLITLERIMDEN SAKININ
Sanat inceliğini ve ustalığını yansıtan çay takımı
Medhal Salon Kristal Avizeleri
Kahve Takımları
Medhal Salon
ALışma bana,ne yapacağım beLLi oLmaz,bugün varım,yarın birden yok oLurum
Dokunma bana,kapanmamış yaraLarLa doLuyum
Sevme beni,yoğun duyguLarımda kayboLursun
Çözmeye çaLışma sakın,seninLe karışır iyice kördüğüm oLurum
Güveniyorsan kendine inandır beni aşkın varLığına,sonucunda öyLe bir aşk yaşatırımki,vazgeçemezsin,tutkun oLurum ..
YıkabiLirsen duvarLarımı,sakin bırakma beni,tüm tutkuLarım ve gücümün arkasında
haLa minik bir çocuğum,büyütemezsen kayboLurum
TAKLITLERIMDEN SAKININ
Dolmabahçe Sarayındaki ilginç köşelerden biri olan Merdivenli Salonun görünümü
Veliaht Dairesi
Dolmabahçe Sarayı "Veliaht Dairesi" ve çevresi de yeni düzenlemelere konu olan yerlerden birisidir. Mimar Sinan Üniversitesi'ne bağlı Resim ve Heykel Müzesi olarak kullanılan Veliaht Dairesi, TBMM Milli Saraylar Daire Başkanlığı tarafından tümüyle onarılmaktadır. Ayrıca Dolmabahçe Sarayı Veliaht Dairesi'nin deniz yönündeki bahçesi yeniden düzenlenmiş, düne kadar girilmez durumdaki arka bahçe ise, çok amaçlı olarak tasarlanmış bulunmaktadır. Bahçenin çevresinde yer alan "Hareket Köşkleri" özelliklerine uygun biçimde büyük bir özenle onarılmıştır. Bunlardan birinde `Resimlerde Saray, Köşk ve Kasırlar' adlı, sarayın zengin kolleksiyonlarından oluşan sürekli bir sergiye yer verilmekte, alt katı ise milli ve milletlerarası sergilere ayrılmış bulunmaktadır. Diğer köşkte ise, bu yıl, saray, köşk ve kasırlarda özgün örnekleri bulunan, tarihi özelliği olan `Isıtma ve Aydınlatma Araçları' sergilenmekte ve bu bölüm bir müze olarak değerlendirilmektedir. Böylece Veliaht Dairesi'nin arka bahçesine girenler, bahçede değişik dallarda sanat çalışmaları yapanlara ayrılmış yerleri, iki Hareket Köşkü'nde sürekli ve değişen sergileri, toplantıları, Eski Sera'da nadide bitkileri, eldeki belge ve kalıntılardan yola çıkılarak yeniden düzenlenen Yeni Sera'da dinlenme yerlerini ortada yeniden onarılmış Sünnet Odası'nı, havuzun çevresinde açık hava sergilerini, müzik çalışmalarını izleyebileceklerdir.
ALışma bana,ne yapacağım beLLi oLmaz,bugün varım,yarın birden yok oLurum
Dokunma bana,kapanmamış yaraLarLa doLuyum
Sevme beni,yoğun duyguLarımda kayboLursun
Çözmeye çaLışma sakın,seninLe karışır iyice kördüğüm oLurum
Güveniyorsan kendine inandır beni aşkın varLığına,sonucunda öyLe bir aşk yaşatırımki,vazgeçemezsin,tutkun oLurum ..
YıkabiLirsen duvarLarımı,sakin bırakma beni,tüm tutkuLarım ve gücümün arkasında
haLa minik bir çocuğum,büyütemezsen kayboLurum
TAKLITLERIMDEN SAKININ
Dolmabahçe Sarayı' nın tarihi köşelerinden biri olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Kurucusu Atatürk'ün Çalışma Odası
Sarayın Mabeyn-i Hümayun binasındaki, Mavi Salon
Muayede Salonu'nun kubbe süslemeleri, Sanat Galerisi ile Harem-i Hümayun Hamamından ayrıntılar.
Dolmabahçe Sarayındaki en büyük salon olan Muayede Salonu'nun kubbe ve sütun süslemelerinin detay görüntüleri
ALışma bana,ne yapacağım beLLi oLmaz,bugün varım,yarın birden yok oLurum
Dokunma bana,kapanmamış yaraLarLa doLuyum
Sevme beni,yoğun duyguLarımda kayboLursun
Çözmeye çaLışma sakın,seninLe karışır iyice kördüğüm oLurum
Güveniyorsan kendine inandır beni aşkın varLığına,sonucunda öyLe bir aşk yaşatırımki,vazgeçemezsin,tutkun oLurum ..
YıkabiLirsen duvarLarımı,sakin bırakma beni,tüm tutkuLarım ve gücümün arkasında
haLa minik bir çocuğum,büyütemezsen kayboLurum
TAKLITLERIMDEN SAKININ