Bidibidi Yenileniyor !

23 Nisan 2021 tarihinden önce hesabın varsa Şifreni Sıfırlaman gerek: TIKLA ŞİFRE SIFIRLA | Her şeye sana özel olan panelinden ulaşabileceksin. Seni evine bekliyoruz: https://www.bidibidi.com


[YENİLENDİ] Kullanıcı, Kayıt, Üyelik ve Profil Sistemi
[YENİLENDİ] Bidibidi Oyun Bölümü

[BEKLİYOR] Forum, Galeri, Diğer Bölümler


KAYDOL

YAŞAYABILME IHTIMALI - Yılmaz ERDO?AN

Haftanın şiirlerini buradan yayınlıyoruz.
Cevapla
Kullanıcı avatarı
BIDIBIDI
Web Master
Web Master
Mesajlar: 8611
Kayıt: 01 Haz 2006, 03:01
İletişim:

YAŞAYABILME IHTIMALI - Yılmaz ERDO?AN

Mesaj gönderen BIDIBIDI »

Resim





soğuk ve şehirlerarası

otobüslerde vazgeçtim

çocuk olmaktan

ve beslenme çantamda

otlu peynir kokusuydu babam...



Ben seninle bir gün Veyselkarani`de haşlama yeme ihtimalini sevdim.



Ilkokulun silgi kokan, tebeşir lekeli yıllarında

(ankara`da karbonmonoksit sonbaharlar yaşanırdı o zaman)

özlemeye başladım herkesi...

Ve bu hasret öyle uzun sürdü ki,

adam gibi hasretleri özlemeye başladım sonra...



Bizim Kemalettin Tuğcu`larımız vardı...

Bir de camların buğusuna yazı yazma imkanı...

Yumurta kokan arkadaşlarla paylaşılan

kahverengi sıralarda, solculuk oynamaya başladık...

Ben doktor oluyordum sen hemşire, geri kalanlar kontrgerilla...

Kırmızı boyalarla umut ikliminde harfler yazılıyordu, pütürlü duvarlara

ve Türk Dil Kurumu`na inat bir Türkçeyle...

Ağbilerimizden öğrendik, Ş harfinden orak çekiç figürleri türetmeyi...



Ankara`ya usul usul karbonmonoksit yağıyordu.

Ve kapalı mekanlarda sevişmeyi öneriyordu haber bültenleri

Oysa Ankara`da hiç sevişmedim ben.

Disiplin kurulunda tartışılan aşkım olmadı benim...

(Sınıfça gidilen pikniklerde kıçımıza batan platonik dikenleri saymazsak...)

Ankara`ya usul usul kurşun yağıyordu...

Ve belli bir saatten sonra sokağa çıkmamayı öneriyordu haber bültenleri...

Oysa hiç kurşun yaram olmadı benim...

Ve hiçbir mahkeme tutanağına geçmedi adım...

çatışmaların ortasında sevimli bir çocuk yüzüydüm sadece...



sana şiirler biriktiriyordum fen bilgisi defterimde

ama sen yoktun...

Ben, senin beni sevebilme ihtimalini seviyordum, suni tenefüs saatlerinde...

Okul servisi seni hep zamansız, amansızca bir lojman griliğine götürüyordu...

Ben, senin benimle Tunalı Hilmi Caddesi'ne gelebilme ihtimalini seviyordum...



Ben, senin beni sevebilme ihtimalini seviyordum.

yaz sıcağı toprağa çekiyordu tenimin çatlamaya hazır gevrekliğini...

Sonra otobüs oluyordum,

kırık yarık yoların çare bilmez sürgünü...

Ne yana baksam dağ ve deniz sanıyordum Muş ovasının yalancı maviliği...

Otobüs oluyordum bir süre...

Yanımızdan geçen kara trenlerle yarışıyordum,

yanağım otobüs camının garantisinde...

Otobüs oluyordum...

Bir ülkeden bir iç ülkeye...

Çocukluğuma yaklaştıkça büyüyordum...



Zap suyunun sesini başına koyuyordum şarkılarımın listesinin...

Korkuyordum...

Sonra iniyordum otobüsten...

Çarşıdan bizim eve giden,

ömrümün en uzun,

ömrümün en kısa,

ömrümün en çocuk,

ömrümün en ihtiyar yolunu koşuyordum...

Çünkü sonunda annem oluyordum

babam kokuyordum sonunda...



Soğuk ve şehirlerarası otobüslerde vazgeçtim, çocuk olmaktan...

Ve beslenme çantamda otlu peynir kokusuydu babam...



Ben seninle bir gün Van`daki bir kahvaltı salonunda...

Ben seninle (sadece bilmek zorunda kalanların bildiği) bir yol üstü lokantasında...

Ben seninle, Ağrı dağına mistik ve demli bir çay kıvamında bakan Doğubeyazıt`ın herhangi bir toprak damında...

Ben seninle herhangi bir insan elinin terli coğrafyasında olma ihtimalini sevdim...



Ben senin,

beni sevebilme ihtimalini sevdim!




Tiyatro, dizi ve film senaryosu, dans gösterisi, hikâye ve şiir yazarı olan Yılmaz Erdoğan, 1967 yılında “her şeyin bittiği yerde başlayan şehir” olarak tarif ettiği Hakkari'de doğdu. Ilk, orta ve lise öğrenimini Ankara'da tamamladı. Daha sonra Istanbul Teknik Üniversitesi Inşaat Mühendisliği’ni kazandı fakat ağır basan tiyatro tutkusu eğitimini yarıda bırakmasına neden oldu. Tiyatroya 1987 yılında Ferhan Şensoy'un "Nöbetçi Tiyatrosu"nda amatör yazar ve oyuncu olarak başladı. Ardından da Levent Kırca'nın "Olacak O Kadar" adlı televizyon programında başyazar olarak görev yaptı.
TRT'de yayınlanan "Umut Taksi" adlı diziyi yazıp bu dizide oyuncu olarak rol alan Erdoğan, daha sonra Türkiye'nin en büyük oyuncu kadrosuna sahip olan "Gereği Düşünüldü" isimli oyunu yazdı. Türk sanatseverler tarafından çok beğenilen oyun dört yıl kapalı gişe oynadı. Bu oyundan sonra tiyatro çalışmalarına Yasemin Yalçın Tiyatrosu'nda başlayan sanatçı, "Haşlama Taşlama" ve yine bu tiyatroda 5 yıl sahnelenen "Kadınlık Bizde Kalsın" adlı oyunları yazdı.

Yılmaz Erdoğan tiyatro yaşamına bundan sonra ortağı Necati Akpınar ile birlikte kurduğu Beşiktaş Kültür Merkezi'nde devam etti. Burada yine başrollerini Demet Akbağ ile paylaştığı "Bir Demet Tiyatro" adlı diziyi yazdı. Dizide “Mükremin Abi” tiplemesiyle de izleyenlerin beğenisini topladı. Yine kendisinin yazdığı "Otogargara" adlı oyun “Gereği Düşünüldü” adlı oyun gibi tiyatro severlerin yoğun ilgisiyle dört yıl kapalı gişe oynadı. Bu arada sanatçının kendisinin yazıp oynadığı tek kişilik "Cebimdeki Kelimeler" adlı oyunu Beşiktaş Kültür Merkezi'nde sahnelendi.

Oyun yazarlığının yanı sıra şair yönüyle de bilinen Erdoğan, "Kayıp Kentin Yakışıklısı” adlı ilk şiir kasetini müzikseverlerin beğenisine sundu. Bu albüm; Yılmaz Erdoğan'ın yazdığı 17 şiirden ve bu şiirlere eşlik eden Metin Kalender, Nizamettin Ariç ve Ali Aykaç'ın bestelediği ezgilerden oluşuyor. Şair'in albümdeki şiirleri aşkı, sevdayı, korkuyu ve çocukluğunu geride bırakışını anlatıyor. Ayrıca sanatçının albümündeki şiirlere Türk Sanat Müziği'nden örnekler, türküler, etnik müzikler gibi geniş bir müzik yelpazesi eşlik ediyor ve albümde sanatçının kendi sesinden kısa bir türkü de bulunuyor.

Başarılı sanatçı, albüm çalışmasının ardından, 2001 yılına gelindiğinde; o güne dek en çok izlenme başarısı göstermiş olan Vizontele isimli sinema filmine yönetmen, senarist ve oyuncu olarak imzasını attı. 1970’lerin başlarında Van-Gevas’ta geçen filmin ana konusu bu yöreye vizontelenin (televizyonun) ilk defa gelişi üzerine kurulmuş. Reklam filmlerinde de oynayan sanatçı, Broadway’da sahnelenmek üzere hazırlanan “Sultans of the Dance” isimli gösteriye de senarist ve süpervizör olarak imzasını attı.

TIYATRO OYUNLARI: Kanuni Sultan Süleyman ve Rambo, Kadınlık Bizde Kalsın, Otogargara, Cebimde Kelimeler, Sen Hiç Ateş Böceği Gördün mü, Bana Bir Şeyhler Oluyor.

KITAPLARI: Hüzünbaz Sevişmeler, Kadınlık Bizde Kalsın, Kayıp Şehrin Yakışıklısı, Haybeden Gerçek Üstü Konuşmalar, Anladım

TELEVIZYON DIZILERI: Bir Demet Tiyatro

SINEMA FILMLERI: Vizontele
Cevapla

“Haftanın Şiiri” sayfasına dön