HAINLERIN HEDEFI HRANT OLDU!...

[uzman2769]

Insanı diğer canlı varlıklardan farklı kılan, insan yapan değerlerden bir tanesi de şüphesiz insanların bir arada yaşama kavramına olan arzularıdır. Dünyanın hemen her yerinde farklı etnik gruplardan oluşan devletler vardır. Bu etnik grupların olması tabi ki, toplumların kamplara ayrılmasına, birbirlerine karşı üstünlük taslamasına ve birbirleriyle çatışmasına sebep değildir, olmamalıdır!... bunun kültürel zenginlik, toplumlararası kaynaşma olarak kabul edilmesi, en sağlıklı düşüncedir.

Ancak, görülüyor ki bu etnik gruplar kendi aralarında çoğu zaman siyasal, sosyal, kültürel ve ekonomi konularında ihtilafa düşmeleri söz konusu olmuştur tarihten bu yana. Bu ihtilafları ittifaka çevirecek toplumun sağduyulu çevrelerin de olaylara ideolojik yaklaşımları söz konusu olunca bu ihtilafı şiddete dönüştürecek radikal çevrelerin devreye girmesi kaçınılmaz olmuştur hep. Tıpkı geçmişte ülkemizde yaşanan Kürt- Türk, Sağ-Sol, Alevi- Suni örneklerinde olduğu gibi…

Toplumsal çatışmaların adları ve yerleri farklı olsa da amaçları hep aynı olmuştur. Ne zaman ki ülkede kardeşlik duygularının pekiştiğinin, ülkenin ekonomi, sosyal ve kültürel trendinin yükselişe geçtiğinin farkına varılsa, senaryosu önceden yazılmış, figüranları belirlenmiş, kullanıma hazır oyunlarını devreye sokarak yükselen değerlerin önüne set olmaya çalışılır. Amaç bir bütün olarak yutamadığı ülkeyi küçük parçalara bölüp yutmak!... bu olayların senaristi ve finansörleri de maalesef yarım asırdır kapılarına yüz sürdüğümüz batılı ülkelerdir!...

Işte bu oyunların en yeni halkası Ermeni kökenli Türk vatandaşımız Gazeteci Hrant Dink’in ölümüyle sonuçlanan menfur saldırıdır. Hrant, tesadüfen hedef olmadı, hedef olması için yeterli argümanları vardı karanlık güçler için. Muhtelif konuşmalarında “Ben Türk değil Türkiyeliyim” demesi,”Türk kanı zehirlidir” benzetmesi, Istiklal Marşımızın “Kahraman Irkıma bir gül” cümlesinden duyduğu ezikliği ifade etmesi, 1915’te yaşananların bir soykırım olduğu konusu üzerinde durması ve bu duygularını Reuter Ajansına verdiği demeçte de açıkça dile getirmesi, hedef seçilmesinde yeterli bir malzemeydi şüphesiz. oysa aynı Hrant, dış ülkelere karşı söz konusu Türkiye olunca toz kondurmayacak kadar yurtsever bir vatandaştı! Türkiye Ermenistan arasında dostluk ve diyalog grubunun başını çekiyordu, canhıraş çalışıyordu bu Hrant!.. Biz Türklerin hoşuna gitmese de doğru bildiklerini ve inandıklarını açık bir yüreklilikle ifade ediyordu. Bu ifadeleri Türk aydın dostları arasında hiçbir husumet doğurmamıştı Hrant’ın. Bu da kendisinin karanlık güçlerin hedef tahtasına oturtulması için yeterli ve geçerli bir nedendi, öyle de oldu!...

Şimdi kim yaptı, neden yaptı, nasıl yaptı? Sorularına cevap olarak komplo teorileri üretmenin hiç kimseye bir yararı olmaz!... devletin güvenlik birimleri tüm imkanlarını seferber etmiş durumda! Benim duygularım münferit işlenmiş bir cinayet olduğunu arzulasa da yurtta ve dünyadaki gelişmelere bakıldığında olayın münferit bir cinayetten çok organize bir cinayetin olduğu noktada yoğunlaşıyor! Özellikle Saddam’ın asılmasıyla, Ortadoğu’daki hain emelleri su yüzüne çıkan işgal güçlerine karşı Türk hükümetinin sesini yükseltmesi, bu sese başta muhalefet, ordu ve halktan da tam destek gelmesiyle oyunlarının bozulacağı korkusu saran işgalciler, bizim son derece hassas olduğumuz bir yarayı (Ermeni meselesi) kaşıyıp kanatarak dikkatlerimizi dağıtmaya çalışacaklar güya bu çirkin senaryoyla.

ABD, Fransa, Belçika, Arjantin ve diğer dünya ülkeleri meclislerince bir bir kabul edilmeye başlanan sözde Ermeni Soykırımı Yasa Tasarılarını haklı çıkarmak, ekonomik göstergeleri, demokratikleşme çabaları ve ülke huzurunda iyileşmeler görülen ülkemizi tekrar istikrarsızlık ortamına sürüklemek, Kandil, Mahmur harekâtını ve son günlerde ülkemiz kamuoyunun Kerkük konusuna çevrilmiş dikkatlerini törpülemek gibi olası niyetler, Hrant Dink cinayeti ile kendisini açığa çıkarmış görünmüyor mu sizce de? Şimdilik amaçlanan hedef, Türk ve Ermeni vatandaşlar arasındaki birliktelik duygusunu ortadan kaldırmak, onun yerine kin ve düşmanlık tohumları atmaktır. Fakat onların hesaba katmadıkları daha doğrusu katamadıkları bir engel vardır ki “Ilahi Adalet” dediğimiz güç tecelli edecek ve asla muvaffak olamayacaklardır!...


Cinayetin üzerinden yaklaşık 32 saat gibi kısa bir zaman geçmesiyle Samsun’da yakalandı katil zanlısı. Ama 17 yaşında Ogün Samast adında bir çocuk!.. Ogün Samast, yakalandıktan sonra Samsun Emniyet Müdürlüğü’nde verdiği ifadede, “Cuma namazını kıldıktan sonra vurdum” demesi oldukça manidardır. Bu ifadeyi, ülkemizin yükselen değerlerinin tahribi için Ogün Samast’ın zihnine bilinçli sıkıştırılmış ve diline dolandırılmış bir dinamit olarak görüyorum. Belli ki bu cinayeti Ogün yapmamış, ona bir şekilde yaptırmışlar. Namazla cinayeti yan yana getirmek isteyecek kadar hain ve sinsi bir plandır bu! Eğer böyle bir düşünce hakim olsaydı, uğruna kainatın yaratıldığı Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)’e her fırsatta dil uzatmayı marifet sananların bu gün aramızda olmaması gerekmez miydi? Kaldı ki, kendilerine şirk koşanların dahi rızkını ve yaşam hakkını elinden almayan Yüce Allah’ın “Verdiği canı ancak Allah alır.” Emriyle koyduğu yasağı dikkate almamak bir Müslüman’ın ne haddine? Bu cinayeti “Türk kanı pistir” dediği için yapılmış anlayışıyla bakmanın bir mantığı olabilir mi? Türk Milleti bu oyuna gelmeyecek kadar akıllı, zeki ve sağduyuludur!... Ermeni yurttaşlarımızın da bu gerçeğin farkında olduklarını umut ediyorum.


Sonuç itibariyle, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan Hrant Dink, azınlık üyesi olmanın bedelini karanlık güçlerin kurşunlarına hedef olarak ödedi. Kendisine Allah’tan rahmet ailesi ve sevenlerine başsağlığı diliyorum. Şu husus çok iyi bilinmeli ki, daha bir hafta önce, Irak’a çoluk çocuğunun nafakasını temin etmekten başka bir amacı/suçu olmayan 29 vatandaşımızın olduğu uçak, piste 200 m kala düşürülerek ölümlerine sebebiyet verenleri bir tarafa bırakıp Hrant’a yapılan hain saldırının, Cumhurbaşkanından sokaktaki vatandaşın gündeminde olması, Türk medyasının tamamında günlerce ana haber konusu olması, birilerine yaranma yada birilerinden çekinme olarak değil tamamen sahiplik ve sorumluluk duygumuzdan kaynaklanıyor. Hrant’a sıkılan kurşunların birlik ve beraberliğimize sıkılmış olduğunu kabul ediyoruz. Hiç kimse hayali senaryolarla felaket tellallığı yapmaya kalkışmasın! Bazı komplo teorilerini ortaya atarak, işgalci zihniyetin tetikçiliğine soyunanlar kendi oyunlarında boğulmaya mahkumdurlar.

Elbette ki kayıplarımıza ağlayıp üzüleceğiz ama unutulmamalı ki bu üzüntülerimiz, ulusal değerlerimize zarar verenleri fark edemeyecek kadar aklımızı başımızdan alacak güçte değildir!... birbirimizi daha iyi anlamak ve kardeşlik duyguları içerisinde bir arada yaşama azim ve gücümüzü kaybetmeme umuduyla…

[BIDIBIDI]

Bu elem olay vuku bulup haberlerin döndüğü sırada,
bilmem inanır mısınız aile meclisinde bir sohbette, kulaklarınızı çınlatmıştık,

sayın uzman2769 un, bu konuyu es geçmeyeceğini , sıradaki makalenin Gazeteci Hrant Dink’in ölümü ile ilgili olacağı.. gibi..,

Yazınızda tek bir olay çerçevesinde, bir çok konuyu incelemiş ve bize söz bırakmamışsınız.

....Bu ihtilafları ittifaka çevirecek toplumun sağduyulu çevrelerin de olaylara ideolojik yaklaşımları söz konusu olunca bu ihtilafı şiddete dönüştürecek radikal çevrelerin devreye girmesi kaçınılmaz olmuştur hep. Tıpkı geçmişte ülkemizde yaşanan Kürt- Türk, Sağ-Sol, Alevi- Suni örneklerinde olduğu gibi…

Ve bu nekadar acı vericidir efendim, Aynı TOPRAKTA , Aynı VATANDA yaşayan insanların, sorsanız NIYE YAPIYORSUN,BUNLAR NIYE? diye kulaktan dolma 3-5 şey dışında verebilecek yanıtları olmadığı halde bir kargaşada,sürtüşmede bulunması...

ve yazınızın şu bölümünde ,

Sonuç itibariyle, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan Hrant Dink, azınlık üyesi olmanın bedelini karanlık güçlerin kurşunlarına hedef olarak ödedi. Kendisine Allah’tan rahmet ailesi ve sevenlerine başsağlığı diliyorum. Şu husus çok iyi bilinmeli ki, daha bir hafta önce, Irak’a çoluk çocuğunun nafakasını temin etmekten başka bir amacı/suçu olmayan 29 vatandaşımızın olduğu uçak, piste 200 m kala düşürülerek ölümlerine sebebiyet verenleri bir tarafa bırakıp Hrant’a yapılan hain saldırının, Cumhurbaşkanından sokaktaki vatandaşın gündeminde olması, Türk medyasının tamamında günlerce ana haber konusu olması, birilerine yaranma yada birilerinden çekinme olarak değil tamamen sahiplik ve sorumluluk duygumuzdan kaynaklanıyor. Hrant’a sıkılan kurşunların birlik ve beraberliğimize sıkılmış olduğunu kabul ediyoruz. Hiç kimse hayali senaryolarla felaket tellallığı yapmaya kalkışmasın! Bazı komplo teorilerini ortaya atarak, işgalci zihniyetin tetikçiliğine soyunanlar kendi oyunlarında boğulmaya mahkumdurlar.

bu konu hakkında okuduğum yazılar ve okuyucu yorumlarında herkesin farklı bir bakış açısı ile yorumladığı olaya apayrı bir pencereden bakmışsınız.

Fakat sizin söylediğinizin aksini düşünmedim değil, akıllara şu soru gelmiyor mu, "Çoluk çocuğunun nafakasını temin etmekten başka bir amacı/suçu olmayan 29 vatandaşımız, öldürülen Hrant Dink ten mevki, kariyer ve siyasi bir takım olayların içinde olmadıklar için mi, medyadan önem görmedi? " sahiplik ve sorumluluk duygumuzu bu vatandaşlardaneden az kullandık?
(MEDYA BAKIMINDAN)

efendim sözü fazla uzatmadan, yaşanılan olay gerçekten de gerek insanlık için gerekse milletimizi için acı ve elem verici bir olay.
Bir gencimizin, okulda kalem kitap tutması gerkiyorken, beyinleri yıkanıp, ellerine silah verilip, kurşun sıktırmakta ayrıca bi düşünülmesi gerekli bir durum.

Sonuç itibari ile, ölen bir insandır, öleni de Allah yaratmıştır. Allah’tan rahmet ailesi ve sevenlerine başsağlığı diliyorum.

sizinde ellerinize, kaleminize sağlık.

[uzman2769]

efendim, bu elem olay vuku bulup haberlerin döndüğü sırada,
bilmem inanır mısınız aile meclisinde bir sohbette, kulaklarınızı çınlatmıştık,

sayın uzman2769 un, bu konuyu es geçmeyeceğini , sıradaki makalenin Gazeteci Hrant Dink’in ölümü ile ilgili olacağı.. gibi..,

Çok Teşekkür ediyorum, bu sizin insanları görmeden de fikirleriyle kişiliğini analiz edebilecek kabiliyetinizdendir!..

Yazınızda tek bir olay çerçevesinde, bir çok konuyu incelemiş ve bize söz bırakmamışsınız efendim,

....Bu ihtilafları ittifaka çevirecek toplumun sağduyulu çevrelerin de olaylara ideolojik yaklaşımları söz konusu olunca bu ihtilafı şiddete dönüştürecek radikal çevrelerin devreye girmesi kaçınılmaz olmuştur hep. Tıpkı geçmişte ülkemizde yaşanan Kürt- Türk, Sağ-Sol, Alevi- Suni örneklerinde olduğu gibi…

Ve bu nekadar acı vericidir efendim, Aynı TOPRAKTA , Aynı VATANDA yaşayan insanların, sorsanız NIYE YAPIYORSUN,BUNLAR NIYE? diye kulaktan dolma 3-5 şey dışında verebilecek yanıtları olmadığı halde bir kargaşada,sürtüşmede bulunması...

Bildikleri 3-5 şey değil de çok şey olsa zaten bu konuları bugün konuşmayacak olacaktık!...

ve yazınızın şu bölümünde ,

Sonuç itibariyle, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan Hrant Dink, azınlık üyesi olmanın bedelini karanlık güçlerin kurşunlarına hedef olarak ödedi. Kendisine Allah’tan rahmet ailesi ve sevenlerine başsağlığı diliyorum. Şu husus çok iyi bilinmeli ki, daha bir hafta önce, Irak’a çoluk çocuğunun nafakasını temin etmekten başka bir amacı/suçu olmayan 29 vatandaşımızın olduğu uçak, piste 200 m kala düşürülerek ölümlerine sebebiyet verenleri bir tarafa bırakıp Hrant’a yapılan hain saldırının, Cumhurbaşkanından sokaktaki vatandaşın gündeminde olması, Türk medyasının tamamında günlerce ana haber konusu olması, birilerine yaranma yada birilerinden çekinme olarak değil tamamen sahiplik ve sorumluluk duygumuzdan kaynaklanıyor. Hrant’a sıkılan kurşunların birlik ve beraberliğimize sıkılmış olduğunu kabul ediyoruz. Hiç kimse hayali senaryolarla felaket tellallığı yapmaya kalkışmasın! Bazı komplo teorilerini ortaya atarak, işgalci zihniyetin tetikçiliğine soyunanlar kendi oyunlarında boğulmaya mahkumdurlar.

bu konu hakkında okuduğum yazılar ve okuyucu yorumlarında herkesin farklı bir bakış açısı ile yorumladığı olaya apayrı bir pencereden bakmışsınız.

Fakat sizin söylediğinizin aksini düşünmedim değil, akıllara şu soru gelmiyor mu, "Çoluk çocuğunun nafakasını temin etmekten başka bir amacı/suçu olmayan 29 vatandaşımız, öldürülen Hrant Dink ten mevki, kariyer ve siyasi bir takım olayların içinde olmadıklar için mi, medyadan önem görmedi? " sahiplik ve sorumluluk duygumuzu bu vatandaşlardaneden az kullandık?
(MEDYA BAKIMINDAN)

Bu paragrafta anlatmak istediğim husus şu aslında: malum, dünya Türkiye'yi medyadan takip ediyor!... medya Türk halkı adına neyi ekranlara getiriyorsa dünya onu görüyor ve değerlendiriyor, halk da seyretmek zorunda kalıyor... burada medyaya yansıyanların Türk Halkının gerçek arzuları olmadığını ifade ederek medyaya bir sitem var!... Hrant Dink'in ölümüne elbette ki üzülüyoruz ama bu üzüntü uçağa yapılan saldırı sonucu hayatını kaybeden 29 vatandaşımızı unutturmamalı!... medyanın gereğinden fazla gündemde tuttuğu ve konuşturduğu kişilerin Türk Milletinin onurunu rencide edercesine zehir- zemberek açıklamalar yapmalarına olanak tanıdığı bu tür yayınlardan, kimsenin komplo teorileri üretip felaket tellallığı yapmaya kalkışmaması gerektiğini vurgulamaya çalıştım... Elbette ki uçakta yanarak can veren 29 vatandaşım benim için Hrant'tan çok daha önemli olduğunu vurgulamaya çalışıyorum!... Hrant Dink çok önemli bir adam olduğu için değil, Ermeni Kökenli Türk vatandaşı olması, Kendini Türk olarak görmemesi ve bunu yazılarında alenen belirtmesiyle mahkemelik olmasının verdiği sivrilik kimliği karanlık güçlerin hedefine oturmasına sebep oldu! planladıkları gibi de oldu zaten... Hrant'ın Ölüm anından itibaren Şişli semti karanlık güçler tarafında Kurtarılmış bir bölgeye çevrildi... Milletimizin sağduyulu davranışları bu komplocuların oyununu her zaman olduğu gibi yine bozdu şükürler olsun!...

efendim sözü fazla uzatmadan, yaşanılan olay gerçekten de gerek insanlık için gerekse milletimizi için acı ve elem verici bir olay.
Bir gencimizin, okulda kalem kitap tutması gerkiyorken, beyinleri yıkanıp, ellerine silah verilip, kurşun sıktırmakta ayrıca bi düşünülmesi gerekli bir durum.

Bu konu başlı başına kanayan bir yaradır ülkemiz için!.. hani hep eğitimsizlikten yakınıyoruz ya!.. bana sorulursa bu günkü eğitim sisteminin çocukların bu tür karanlıklara itilmesinde önemli katkıları vardır...
bir öğretmen, eğitim verdiği öğrencisinin gayri yasal yada gayri ahlaki davranışları karşısında, yaslarla pasifize edilmişse ki edildiğini görüyor ve biliyoruz... bununla da kalmayıp, düşük not veren öğretmenine, bıçaklı ve silahlı saldırı yapan çocukları da üzülerek seyrediyoruz... sokak, başıboş cafe ve şiddet programlarıyla dolu Televizyon kültüründen çocuklarımızı tam anlamıyla korumadığımız sürece bu çocuklardan sağlıklı bir gelecek beklemek bana göre hayaldir!...

Sonuç itibari ile, ölen bir insandır, öleni de Allah yaratmıştır. Allah’tan rahmet ailesi ve sevenlerine başsağlığı diliyorum.

sizinde ellerinize, kaleminize sağlık.

[sTRaLiS]

merabalar...öncelıkle uzman2769 dusunclerınızı bu kadar samımı ve sankı bır kose yazarının gosterdıgı ozende mılyonlarla paylasıyormus gıbı hassasıyet gostererek paylastıgınız ıcın tesekkurler...

Işte bu oyunların en yeni halkası Ermeni kökenli Türk vatandaşımız Gazeteci Hrant Dink’in ölümüyle sonuçlanan menfur saldırıdır. Hrant, tesadüfen hedef olmadı, hedef olması için yeterli argümanları vardı karanlık güçler için. Muhtelif konuşmalarında “Ben Türk değil Türkiyeliyim” demesi,”Türk kanı zehirlidir” benzetmesi, Istiklal Marşımızın “Kahraman Irkıma bir gül” cümlesinden duyduğu ezikliği ifade etmesi, 1915’te yaşananların bir soykırım olduğu konusu üzerinde durması ve bu duygularını Reuter Ajansına verdiği demeçte de açıkça dile getirmesi, hedef seçilmesinde yeterli bir malzemeydi şüphesiz. oysa aynı Hrant, dış ülkelere karşı söz konusu Türkiye olunca toz kondurmayacak kadar yurtsever bir vatandaştı! Türkiye Ermenistan arasında dostluk ve diyalog grubunun başını çekiyordu, canhıraş çalışıyordu bu Hrant!.. Biz Türklerin hoşuna gitmese de doğru bildiklerini ve inandıklarını açık bir yüreklilikle ifade ediyordu. Bu ifadeleri Türk aydın dostları arasında hiçbir husumet doğurmamıştı Hrant’ın. Bu da kendisinin karanlık güçlerin hedef tahtasına oturtulması için yeterli ve geçerli bir nedendi, öyle de oldu!...

paylaşmak ıstedım,
ekmegımı kazandıgım pıyasada cok fazla ermenı ve suryanı arkadaslarım var bugune kadar yerı geldı ramazan ayında ısyerındekı ıftar sofrasında corba pıserken corbanın tusuna baktıklarına sahıt oldum yerı geldı pascalya bayramında getırdıklerı kurabıyeden yedım,hatta ve hatta suryanı bı arkadasımız bıze ıftar sofrası hasırlatmıstı...en ufak bı dıalog yasandını ne gordum nede duydum ve bugun ılk defa bı konuyu tartısırken kendımı bı tuhaf hısseetım sankı yanlıs bısey soylıcekmısım hem ben hem arkadasım dusuncelerımı saglıklı bı sekılde aktaramadık...

Şimdi kim yaptı, neden yaptı, nasıl yaptı? Sorularına cevap olarak komplo teorileri üretmenin hiç kimseye bir yararı olmaz!... devletin güvenlik birimleri tüm imkanlarını seferber etmiş durumda! Benim duygularım münferit işlenmiş bir cinayet olduğunu arzulasa da yurtta ve dünyadaki gelişmelere bakıldığında olayın münferit bir cinayetten çok organize bir cinayetin olduğu noktada yoğunlaşıyor! Özellikle Saddam’ın asılmasıyla, Ortadoğu’daki hain emelleri su yüzüne çıkan işgal güçlerine karşı Türk hükümetinin sesini yükseltmesi, bu sese başta muhalefet, ordu ve halktan da tam destek gelmesiyle oyunlarının bozulacağı korkusu saran işgalciler, bizim son derece hassas olduğumuz bir yarayı (Ermeni meselesi) kaşıyıp kanatarak dikkatlerimizi dağıtmaya çalışacaklar güya bu çirkin senaryoyla.

bu konuda kesınlıkle haklısınız...

Cinayetin üzerinden yaklaşık 32 saat gibi kısa bir zaman geçmesiyle Samsun’da yakalandı katil zanlısı. Ama 17 yaşında Ogün Samast adında bir çocuk!.. Ogün Samast, yakalandıktan sonra Samsun Emniyet Müdürlüğü’nde verdiği ifadede, “Cuma namazını kıldıktan sonra vurdum” demesi oldukça manidardır. Bu ifadeyi, ülkemizin yükselen değerlerinin tahribi için Ogün Samast’ın zihnine bilinçli sıkıştırılmış ve diline dolandırılmış bir dinamit olarak görüyorum. Belli ki bu cinayeti Ogün yapmamış, ona bir şekilde yaptırmışlar. Namazla cinayeti yan yana getirmek isteyecek kadar hain ve sinsi bir plandır bu! Eğer böyle bir düşünce hakim olsaydı, uğruna kainatın yaratıldığı Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)’e her fırsatta dil uzatmayı marifet sananların bu gün aramızda olmaması gerekmez miydi? Kaldı ki, kendilerine şirk koşanların dahi rızkını ve yaşam hakkını elinden almayan Yüce Allah’ın “Verdiği canı ancak Allah alır.” Emriyle koyduğu yasağı dikkate almamak bir Müslüman’ın ne haddine? Bu cinayeti “Türk kanı pistir” dediği için yapılmış anlayışıyla bakmanın bir mantığı olabilir mi? Türk Milleti bu oyuna gelmeyecek kadar akıllı, zeki ve sağduyuludur!... Ermeni yurttaşlarımızın da bu gerçeğin farkında olduklarını umut ediyorum.

“Cuma namazını kıldıktan sonra vurdum” demesi oldukça manidardır

* bu ıfadeyle batı nın bu organıze cınayette bı adım one gecme ıstegı sezınledım...cuma namazını kıldım dıyerek ınanclı ve bır tarıkata uyesı olma ıhtımalı dogurtmaya calsılmıs bı ezber...

Sonuç itibariyle, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan Hrant Dink, azınlık üyesi olmanın bedelini karanlık güçlerin kurşunlarına hedef olarak ödedi. Kendisine Allah’tan rahmet ailesi ve sevenlerine başsağlığı diliyorum. Şu husus çok iyi bilinmeli ki, daha bir hafta önce, Irak’a çoluk çocuğunun nafakasını temin etmekten başka bir amacı/suçu olmayan 29 vatandaşımızın olduğu uçak, piste 200 m kala düşürülerek ölümlerine sebebiyet verenleri bir tarafa bırakıp Hrant’a yapılan hain saldırının, Cumhurbaşkanından sokaktaki vatandaşın gündeminde olması, Türk medyasının tamamında günlerce ana haber konusu olması, birilerine yaranma yada birilerinden çekinme olarak değil tamamen sahiplik ve sorumluluk duygumuzdan kaynaklanıyor. Hrant’a sıkılan kurşunların birlik ve beraberliğimize sıkılmış olduğunu kabul ediyoruz. Hiç kimse hayali senaryolarla felaket tellallığı yapmaya kalkışmasın! Bazı komplo teorilerini ortaya atarak, işgalci zihniyetin tetikçiliğine soyunanlar kendi oyunlarında boğulmaya mahkumdurlar.

haklısınız bır hafta önce 29 tane vatandasımız hayatını kaybettık,allah rahmet eylesın...

fakat bu paragrafta sıyeset ın kesınlıkle dogru uygulandını dusunuyorum neden dersenız AB lıgı mademkı goruntu ıstıyo buda gosterılebılıcek en gusel goruntuydu tıpkı bayram sabahında kurban kesıp aynı gece yılbası kutlamalarınında yasanabıldıgı gıbı,

medyanın yaptıgı dogruydu...tum dunya gormelıydı

hemen hemen butun kanllar cenazeyı canlı yayınladılar kı bolu dagı tunelının acılısı vardı ulkemız ıcın cok ta onemlıydı duymadık bıle..

bu ulke zor bı testten sıyrılmıstır Hrant Dink,oldukten sonra bıle bu ulkeye hızmet etmıstır sessız bır yuruyus ısteyerek batılı ulkelerın elıne koz verdırmemış ve bu tıp organıze ıslerın bu ulkeye vız gelıcenı gostermemısı saglamıstır

[uzman2769]

Duygu yüklü olmanın yanında sağduyulu olmak Milletimizin özüne has karakterdir!... şahsınızda taşıdığınız bu karakterinizden dolayı sizi kutluyor, bu çerçevedeki katkılarınıza candan Teşekkür ediyorum Stralis Kardeş!...