Bidibidi Yenileniyor !

23 Nisan 2021 tarihinden önce hesabın varsa Şifreni Sıfırlaman gerek: TIKLA ŞİFRE SIFIRLA | Her şeye sana özel olan panelinden ulaşabileceksin. Seni evine bekliyoruz: https://www.bidibidi.com


[YENİLENDİ] Kullanıcı, Kayıt, Üyelik ve Profil Sistemi
[YENİLENDİ] Bidibidi Oyun Bölümü

[BEKLİYOR] Forum, Galeri, Diğer Bölümler


KAYDOL

Bakan Şimşek: Kürdüm ve mutluyum

2008 yılına ait, spor, siyaset, ekonomi dünya ve diğer haberler
Cevapla
Kullanıcı avatarı
eltaf
Durgun Üye
Durgun Üye
Mesajlar: 99
Kayıt: 03 Tem 2009, 12:04

Bakan Şimşek: Kürdüm ve mutluyum

Mesaj gönderen eltaf »

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bundan sonraki dönemin, imkanları olanlar açısından bir yatırım dönemi olduğunu belirtti.

Şimşek, Isviçre'deki banka hesaplarıyla ilgili, ''Varlık Barışı anlamında biz herkese çok büyük fırsat sunduk. Bu fırsattan yararlanmazlarsa, biz de gerekeni yapacağız'' dedi.

Türkiye Genç Işadamları Konfederasyonu (TÜGIK) ve Istanbul Genç Girişimciler Derneği (ISGID) tarafından düzenlenen iftar yemeğinde konuşan Şimşek, ekonomik program üzerindeki çalışmaların devam ettiğini söyledi.

Şimşek, ''Önümüzdeki üç yıl Türkiye'de kamunun kendisine çeki düzen verdiği bir dönem olacak ve aslında Türkiye için özel sektör odaklı, özel sektörün liderliğinde bir model öngörüyoruz. Önümüzdeki yıllarda Türkiye'de ekonomik modelin omurgasını özel sektör dinamizmi oluşturacak'' diye konuştu.

Kamu açıkları ile sürdürülebilir bir büyümenin söz konusu olmadığını, son 1-2 yıllık deneyimin bunu çok açık ortaya koyduğunu vurgulayan Şimşek, kamu açıkları arttığında özel sektör yatırımlarına gidecek kaynağın azaldığına işaret etti.

Türkiye kamu sektörü yatırımlarının milli gelir içindeki payının yüzde 3,7 olduğuna dikkati çeken Şimşek, şunları kaydetti:

''Biz kamu yatırımlarını yüzde 10 artırırsak milli gelire etkisi 0,4 puandır. Özel sektör tüketimi milli gelirin yüzde 68'ini oluşturuyor. Eğer özel sektör tüketimi yüzde 10 reel artarsa, milli gelir yüzde 6,8 büyür. Aynı şekilde özel sektör yatırımları da milli gelirin yüzde 20'sinin biraz üzerindedir. Özetle özel sektörün biz önünü açabilirsek, içeride güven ortamı pekiştirilirse, zaten Türkiye'nin büyümemesi diye bir şey söz konusu değildir. Onun için bizim yeni perspektifimiz kamunun kendisine biraz daha çeki düzen verdiği bir dönem olması lazım.''

Maliye Bakanı Şimşek, dünyanın ve Türkiye'nin toparlanma sürecinde olduğunu belirterek, en dip noktanın bu yılın şubat ve mart döneminde yaşandığını, o dönemden bu yana göstergelerde iyileşmeler görüldüğünü anlattı.

Türkiye'de krizden reel sektörün daha fazla etkilenmesinde önemli faktörlerden birinin dış talep azalması olduğunu ifade eden Şimşek, Türkiye'nin son dönemde yüzde 30 ihracat düşüşü yerine, 2001'deki gibi yüzde 15'lik ihracat artışı yaşaması durumunda milli gelirde 10 puanlık bir değişimin yaşanabileceğine işaret etti.

Şimşek, ihracatçılara yönelik finansman imkanlarını artırma yönünde önemli çalışmalar yaptıklarını, ancak bunun tek başına yeterli olmadığını, dış talebin de artması gerektiğini söyledi.

Aynı süreçte kredi kanalında da bir tıkanma yaşandığını hatırlatan Şimşek, bunun için Hükümet olarak Kredi Garanti Fonu sistemini işler hale getirdiklerini belirtti.

Krize karşı aldıkları önlemlere de değinen Şimşek, teşvik sistemi, istihdamı artırıcı önlemler gibi çalışmaları hakkında bilgi verdi.

-''MUTLAKA ÖZEL SEKTÖR YATIRIMLARINI ARTIRMAMIZ LAZIM''-

Bakan Şimşek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Ama sonuçta ben şuna inanıyorum; hiç bir kriz sonsuza kadar sürmez. Çok iyi dönemler de sonsuza kadar sürmez. Her zaman böyle olmuştur, ama geldiğimiz noktada bir toparlanmanın başladığı da ortada. Bundan sonraki dönem tabii ki imkanları olanlar açısından bir yatırım dönemidir. Burada önemli olan yatırımın niteliğidir, ne iş yaparsanız yapın, bunun kurgusunu iyi kurmanızdadır. Mutlaka özel sektör yatırımlarını artırmamız lazım. Teşvik sistemi önümüzdeki dönemde öngördüğümüz toparlanmanın önemli bir parçası.''

Istihdam sorunun bir çözümünün de bölgesel kalkınma projeleri olduğunu dile getiren Şimşek, 2012'de bitirmeyi planladıkları Güneydoğu Anadolu Projesi için gerekli kaynağı ayırdıklarını, bu proje tamamlandığında 3,8 milyon vatandaşa istihdam imkanı sağlanacağını anlattı.

-''TÜRKIYE'YE ILIŞKIN KÖTÜMSERLI?E HIÇ GEREK YOK''-

Bakan Şimşek, ''Önümüzdeki dönemde bütçe açıklarını başlangıçta kontrol edeceğiz. Daha sonra da tekrar azalan bir trende sokmaya çalışacağız. Artan bütçe açıkları demek, özel sektör yatırımlarına, tüketimine daha az kaynak demek'' diye konuştu.

Bu krizin Türkiye'nin kendine özgü diğer krizlerden farkının faiz oranlarında görüldüğüne işaret eden Şimşek, şöyle devam etti:

''Gene bu kriz Türkiye'nin kendi krizi olsaydı, o zaman bu krizin faizlere yansıması çok farklı olurdu. Çünkü riskin özetlendiği en önemli değişken faizlerdir. Faizlerin yüzde 10'lar civarına düşmüş olması ilk defa Türkiye'nin krize gelişmiş bir ülke gibi reaksiyon gösterdiğinin göstergesi. Onun için Türkiye'ye ilişkin hiç kötümserliğe gerek yok. Bir sıkıntılı dönemden geçildi. Dünya çok büyük bir kriz yaşadı, bu krizden toparlanma belki geçmişte olduğu gibi güçlü olmayacak. Krizden çıkış muhtemelen bir miktar yavaş, büyüme oranları daha mütevazi seviyede olacak. Dünya temelde makro ekonomik problemleri henüz çözemedi.''

ABD'nin tek motor olduğu, Çin'in üretip sadece dışarıya sattığı bir global ekonomik modelin sürdürülebilirliği konusunda soru işaretleri bulunduğunu söyleyen Şimşek, krizin sıcak döneminin geride kaldığını, az da olsa bir güven ortamı oluştuğunu bildirdi.

Mehmet Şimşek, Türkiye'nin kendine özgü bazı avantajları bulunduğunu ifade ederek, özel sektör liderliğinde tekrar hızlı bir büyüme dönemine girmek için kamu finansmanı anlamında kendilerine çeki düzen vereceklerinin altını çizdi.

''Türkiye olarak biz geleceğe ümitle bakıyoruz. Ben Türkiye'ye inanıyorum'' diyen Bakan Şimşek, doğru iş kurgusuyla başarının elde edileceğini, bunun örneklerinden birinin de THY olduğunu kaydetti.

-DEMOKRATIK AÇILIM-

''Demokratik Açılım'' konusuna da değinen Şimşek, şöyle konuştu:

''Ben etnik olarak Kürt kökenliyim, ama Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı ile gurur duyan bir vatandaşım. Ben Türk olmaktan, Türk vatandaşı olmaktan büyük bir gurur duyuyorum. Aslında ben, Türkiye'nin böyle bir sorunun, Kürt-Türk meselesi olmadığının en güzel göstergelerinden bir tanesiyim. Ve ben bir fırsat eşitliğinin en güzel şekilde tezahür ettiği bir örneğim. Ve ben sadece bir örnek değilim. Eminim benim gibi binlerce örnek vardır. Onun için bizim bu açılımımız çok basit bir açılımdır. Yani bu birliktelik, kardeşlik açılımıdır. Biz zaten öyleyiz, başka türlü de zaten düşünemeyiz. Bizim ayrımız gayrımız olamaz. Tabii ki demokratikleşme anlamında bir takım adımları atmamız lazım, herkes için atmamız lazım ve dolayısıyla bu bir süreçtir. Bu bir kardeşlik, birliktelik sürecidir, başka türlü de zaten düşünülmesi son derece yanlış olur.''

Açılımın içinin Türkiye'nin temel hak ve özgürlüklerinin daha da genişletilmesiyle dolu olacağına vurgu yapan Şimşek, ''Bunun içeriği daha kaliteli demokrasi ile eşdeğerdir'' dedi.

Şimşek, Hükümet'in bu konuda atılacak adımlarda kararlı olduğunu belirterek, şunları söyledi:

''Türkiye'yi tabii ki demokrasi kalitesi, demokrasi düzeyi yüksek, temel hak ve özgürlüklerin en üst düzeyde olduğu bir ülke konumuna getirmek istiyoruz. Zaten bu olmadan ekonomide kalkınmayı sürdürmemiz, güçlü bir ekonomiye sahip olmamız da zor olur. Her zaman bence demokratikleşmeyle ekonomik kalkınmayı birbirinden ayrı düşünmemek lazım. Tam aksine aslında birbiri ile çok yakından ilişkili iki temel alan olarak bakmak lazım. Nitekim biz de öyle görüyoruz. Türkiye o konuda da korkularını aşıyor. Türkiye o konuda da bence çok hızlı bir şekilde gelişiyor. Batı ile ekonomide olduğu gibi temel hak ve özgürlükler anlamında, demokrasi anlamında da arayı kapatıyor. Bu milli birlik ve beraberlik projesidir, bu bir kardeşlik projesidir. Bu açılım, demokratik açılımdır olaya o şekilde bakıyoruz.''

-ISVIÇRE'DEKI BANKA HESAPLARI-

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, çıkışta gazetecilerin sorularını da yanıtladı.

Isviçre'deki banka hesaplarıyla ilgili çalışma başlatıldığı yönündeki haberlerin doğru olup olmadığına ilişkin soruları Şimşek, şöyle cevaplandırdı:

''Doğrudur. Yani Varlık Barışı anlamında biz herkese çok büyük fırsat sunduk. Bu fırsattan yararlanmazlarsa, tabii ki dünya değişiyor, biz de gerekeni yapacağız. Bütün ülkelerle diyalog içinde bu hesaplara ilişkin bilgilere erişim konusunda girişimlerde bulunacağız. Ve orada eğer vergi anlamında bir kayıp, kaçak söz konusu ise tabii ki onu biz saptayacağız, üzerine gideceğiz. Şu aşamada detaya girmeyeceğim, ama o konuda da çalışmalarımız var. Belli bir noktaya gelince de paylaşırız, ama benim aslında buradaki temel mesajım da şu; Varlık Barışı çerçevesinde vatandaşlarımız tabii ki bu paraları Türkiye'ye getirirlerse, bu fırsattan yararlanırlarsa, kendileri için iyi olur. Getirmezlerse de bu yeni dönemde tabii ki dünya değişti. Karşılıklı işbirliği söz konusu, bilgi paylaşımı söz konusu. Onu yapacağız.''

TÜGIK Genel Başkanı Hazim Sesli de IMF ile görüşmelerde bir türlü sonuca varılamadığını belirterek, ''Bu tablo, ülkemizi yakın takibe alan dış piyasalarda farklı algılamalara ve ülkemiz ekonomisine karşı bir güvensizliğe neden olmaktadır. Türkiye'nin IMF ile bir an önce anlaşmaya varmasında yarar görmekteyiz'' dedi.

Sesli, ''Demokratik Açılım''la ilgili olarak da, ''Düşüncemiz, bu açılımın, aynı anda ekonomik açılımı da kapsaması ve atılan adımların eş zamanlı yürümesi şeklindedir'' diye konuştu.
Cevapla

“2009 Yılı Haber Arşivi” sayfasına dön