Bidibidi Yenileniyor !

23 Nisan 2021 tarihinden önce hesabın varsa Şifreni Sıfırlaman gerek: TIKLA ŞİFRE SIFIRLA | Her şeye sana özel olan panelinden ulaşabileceksin. Seni evine bekliyoruz: https://www.bidibidi.com


[YENİLENDİ] Kullanıcı, Kayıt, Üyelik ve Profil Sistemi
[YENİLENDİ] Bidibidi Oyun Bölümü

[BEKLİYOR] Forum, Galeri, Diğer Bölümler


KAYDOL

Saadet'ten korkmuş Peres'i fırçalamış!

2008 yılına ait, spor, siyaset, ekonomi dünya ve diğer haberler
Cevapla
Kullanıcı avatarı
tatlı cadı
Kahraman Üye
Kahraman Üye
Mesajlar: 4550
Kayıt: 18 Oca 2007, 16:37
Konum: Önemli Olan Nerden Oldugun Degil,Nereye Gidecegin...
İletişim:

Saadet'ten korkmuş Peres'i fırçalamış!

Mesaj gönderen tatlı cadı »

Cüneyt Ülsever, Hürriyet gazetesindeki köşesinde bugün yer verdiği "Akıl tutulması mı, yoksa bir milletin uyanışı mı?" başlıklı köşe yazısında Başbakan Erdoğan'ın çıkışını olumlu karşılayanları ve nedenlerini sıraladıktan sonra, "Türkiye’nin bu çıkışla ne kazanıp ne kaybedeceğini zaman gösterecek ama Erdoğan’ın çıkışına yapılan eleştirilere gösterilen aşırı tepki, beni alabildiğine kaygılandırdı. Bir milletin uyanışını alkışlayanların kendileri gibi düşünmeyenlere gösterdiği tepkiye bulabildiğim bir tek isim var: Akıl tutulması!" yorumunu yaptı.

"Başbakan’ın çıkışını bir zafer olarak algılayanlar böyle düşünmekte, bu çıkışı kutlamakta özgürler ama onlar kendileri gibi düşünmeyenlere "káfir", "katli vacip", "Siyonist uşağı", "Filistin’de ölen çocukların katili" vb. diyebiliyorsa, Başbakan’ın gözü önünde gazetecilere saldırabiliyorlarsa, sosyal psikologlar tepkilerin abartılmasını eziklik duygusunun dışa vurumuna ve Başbakan’ın insanları azarlamasının beğenilmesini otorite özlemine bağlıyorlarsa; birilerinin de oturup imam-cemaat ilişkisini hatırlayarak "Bu ülkede neler oluyor?" diye sorma zorunluluğu vardır." dişerek yazısını sürdüren Cüneyt Ülsever, Akıl tutulmasının üstümüze bir kara bulut gibi çöktüğünü savunarak, " bunun aynı zamanda korkuyu körüklediğini söyledi ve ""Başbakan’ın tavrı diplomasi kurallarına uymaz", "2. Lady, Israil Cumhurbaşkanı’na yalancı diyemez" mealli eleştirel sözler, intikamı alınması gereken sözler olarak tepki görüyorsa bu ülkede hoşgörü/toleransa yer kalmadığı, giderek "Adına ne denirse densin ama demokrasi denemeyecek bir rejime doğru mu sürükleniyoruz?" sorusu, benim gibi bazı insanların zihnine yerleşmeye başlamaktadır. Bir başka endişem de bu soruyu açıkça soran insanların muazzam bir azınlık oluşturmasıdır!" diye yazdı.

Yazının en ilginç yeri ise Başbakan'ın Davos'taki çıkışının da Saadet Partisi'nden dolayı yaşadığı gerilimden kaynaklanan öfke olduğuna dair imanın bulunduğu yerdi.

Ülsever'in yazısının son kısmı şu şekilde:

" Saadet’in yeni lideriyle seçimlere yepyeni bir faktör ilave edildiğini, bu köşede, kimsenin Saadet’e dikkat etmediği dönemlerden beri yazıyorum.

Ben hálá Başbakan’ın denetimsiz öfkesini, Saadet’in altını oyması endişesine bağlıyorum.

Seçim uğruna:

1) IMF oyalanmaktadır.

2) Çok dengeli politika göz ardı edilip, Hamas alabildiğine kucaklanmakta, öte yanda Israil, diplomasi kuralları da aşılarak dışlanmaktadır.

3) Ergenekon Davası saptırılmaktadır.

Iddia ediyorum, her üçü de seçim sonrası, 30 Mart’tan itibaren dengelenmeye çalışılacaktır.

Bu arada da durumdan kaygı duyanlara yapılabilecek bir tek iş düşmektedir.

Dua etsinler!
Resim Kaderimi Kendim Yazarım Sandım...
&
O BIZIM KAVUŞMAMIZ MAHSERE KALDI
Cevapla

“2009 Yılı Haber Arşivi” sayfasına dön