Bidibidi Yenileniyor !

23 Nisan 2021 tarihinden önce hesabın varsa Şifreni Sıfırlaman gerek: TIKLA ŞİFRE SIFIRLA | Her şeye sana özel olan panelinden ulaşabileceksin. Seni evine bekliyoruz: https://www.bidibidi.com


[YENİLENDİ] Kullanıcı, Kayıt, Üyelik ve Profil Sistemi
[YENİLENDİ] Bidibidi Oyun Bölümü

[BEKLİYOR] Forum, Galeri, Diğer Bölümler


KAYDOL

Altıncı mutlluluk..

O kadar forumumuz arasında konunuza uygun forum mu bulamadınız? "Bu konu nerde paylaşaılacak yaaaa" mı diyorsunuz? Konum konusuz , mesajlarım forumsuz mu kaldı diyorsunuz? Işte formu olmayan konular burada...
Cevapla
cr@zy
Yıldızlaşan Üye
Yıldızlaşan Üye
Mesajlar: 7047
Kayıt: 10 Tem 2008, 18:09
Konum: ist

Altıncı mutlluluk..

Mesaj gönderen cr@zy »

Şimdi düşünün sizin hayatınızda bela sandığınız kaç altıncı mutluluk var?...

Uykumun firar ettiği bir geceydi. Tv' nin karşısında buldum kendimi. Bir filmin başladığını gördüm kanalın birinde ve göz attım. (seyretmek gibi bi niyetim de yoktu aslında)

Bir doğum sahnesiyle başlıyordu. Ve doğumdan sonra doktorun sinirini bozacak kadar kahkahalarla gülen bir anne. Doğumu yaptıran doktor bağırıyordu;

“bayan neden gülüyorsunuz? Camdan kemiklere sahip asla yürüyemeyecek başka çocuklar gibi koşup oynayamayacak ve asla büyümeyecek bir çocuk dünyaya getirdiniz."


Kadının verdiği cevap ilginç: “beni de özel yapan bu ya! Özel bir çocuk doğurdum ben. Herkesin sahip olamadığı bir çocuk…”


Evet çocuk cam kemik hastası ve aynı zamanda asla büyümeyecek genlere sahipti. En fazla 3-5 yaşındaki bir çocuk kadar kalacaktı. Ki öyle de oldu. Incecik bacaklar cam kadar kırılgan kemikler ve kambur bir sırt

Baba bir bankanın müdürüydü. Tanrı ona her konuda oldukça cömert davranmıştı o güne kadar. Sağlık Iyi bir eş güzel bir kız çocuğu para ve statü… mutluluk için gereken 5 şeyin dördüne sahipti ki 5.si iyi bir ölümdü zaten. Böyle bir çocuğa sahip olmayı kaldıramadı bir türlü. Bir oğlu olduğunu sakladı yıllarca. Utanç duydu. Ona nasıl davranması gerektiğini bilemiyordu. Babalar çocuklarına bisiklete binmeyi top oynamayı öğretirdi. Oysa kendi oğlu kırılıyordu. Oğlunun buna verdiği cevapsa yaralayıcıydı: “zaman zaman kemiklerim kırılıyor baba ama canım şu an kırıldığım kadar yanmıyor”…

Anneyse bütün zamanını oğluyla geçirdi. Çok sevdiği bir şey yapar gibi harika bir film izler gibiydi onunlayken. Buraya kadar ne var ki diyebilirsiniz. Çok insan var benzer şeyler yaşayan. benim için en vurucu yanını anlatayım size. bir arkadaşıyla oğlu üzerine konuşurken şöyle diyordu anne; “o benim altıncı mutluluğum”…

Oysa annesine altıncı mutluluk olan çocuk babasının intihar sebebi olacaktı ve oldu.

Bu film bana bir yazıyı hatırlattı. “belanızı sevin” diyordu yazar “bela sandıklarınızı sevin ki onlar cennetin anahtarı olabilir.” Peki bizim hayatlarımızda bir bela bir musibet olarak gördüğümüz kaç altıncı mutluluk var? kaç harika şeyi bir bela olarak görüp doyasıya gülümsemekten mahrum kaldık? Kaç altıncı mutluluğu trajediye dönüştürdük? Kendimizle birlikte kaç kişiyi daha mutsuz ettik bu körlüğümüz yüzünden?

Fark edemediğimiz altıncı mutluluklar yüzünden kaçımız beş mutluluğu yok saydık? Yalnızca bir kez bahşedilen bir hayatı kaç kez harcadık bozuk para gibi bu uğurda?


Belki imkansız bir aşktı altıncı mutluluk vuslatı olmadan bir ömür yaşanacak olan.


Belki özel bir çocuktu özel bir anne yada baba olmamızı sağlayan..


Belki bir kazaydı hayatımızın seyrini alt üst eden..


Belki bir iflastı belki bir ölüm belki de bir veda…


altıncı yedinci sekizinci ve daha fazlası…

Mutluluk bizim şükretmeyi bildiğimiz kadardı şükretmemiz gerekenleri gördüğümüz kadar…

Şükredebildiğimiz kadar…


Şimdi düşünün sizin hayatınızda bela sandığınız kaç altıncı mutluluk var?...
Cevapla

“Uygun Forum Yok” sayfasına dön