1. sayfa (Toplam 1 sayfa)
Duyu Nedir ?
Gönderilme zamanı: 04 Kas 2008, 11:30
gönderen denizindibi
Ussalcı Leibniz görgücü Johr Locke‘u yanıtlıyor:
‘‘Karşıma felsefeciler tarafından kabul edilen şu beliti çıkarıyorsunuz: Ruhta duyulardan gelmeyen hiçbirşey yoktur. Ama ruhun kendisini ve duygularını kabul etmelisiniz. Nihil est in intellectu quod non fuerit in sensu, excipe: nisi ipse intellectus, ya da, Anlıkta duyularda olmayan hiçbirşey yoktur, ama anlığın kendisi dışında. Şimdi ruh varlık, töz, birlik, özdeşlik, neden, algı, us ve duyuların veremeyeceği başka birçok kavramı kapsar.’’
Gönderilme zamanı: 04 Kas 2008, 11:35
gönderen denizindibi
schiller ' e göre ;
‘‘Doğa (duyu) her yerde birleştirir, anlak her yerde ayırır, ama us yeniden birleştirir; bu yüzden insan, felsefeciliğe başlamadan önce, gerçekliğe henüz araştırmasını tamamlamamış felsefeciden daha yakındır’’ ::
‘‘Die Natur (der Sinn) vereinigt überall, der Verstand scheidet überall, aber die Vernunft vereinigt wieder; daher ist Mensch, ehe er anfängt zu philosophieren, der Wahrheit näher als der Philosoph, der seine Untersuchung noch nicht geendigt hat.’’
Gönderilme zamanı: 04 Kas 2008, 11:41
gönderen denizindibi
Fransız Matematikçisi filozof Rene Descartes'e göre Duyu :
René Descartes: (1641) ‘‘Ilk Felsefe Üzerine Meditasyonlar’’ — 1 (‘‘Meditationes de Prima Philosophiae’’ — I )

3. Bugüne dek en yüksek düzeyde gerçek olarak kabul ettiğim herşey ya duyulardan ya da duyular yoluyla kazanılmıştır; ama bunların zaman zaman yanıltıcı olduklarını buldum, ve sağgörü bizi bir kez aldatmış olan birşeye hiçbir zaman güvenmememiz gerektiğini söyler. ...

8. Belki de bu nedenledir ki bundan Fiziğin, Gökbilimin, Tıbbın ve erekleri olarak bileşik şeylerin irdelemesini alan tüm öteki bilimlerin çok kuşkulu ve belirsiz oldukları, ama Aritmetik, Geometri, ve böyle yalnızca en yalın ve en genel şeyleri ele alan ve bunların gerçekten varolup olmadıkları ile kaygılanmayan bilimlerin pekin ve kuşku duyulamaz şeyler kapsadıkları vargısını çıkardığımız zaman uslamlamamız haksız değildir. Çünkü ister uyanık ister uykuda olayım, iki artı üç birlikte her zaman beş eder, ve karenin hiçbir zaman dörtten çok kenarı olamaz, ve böylesine açık ve görünürde olan gerçekliklerin herhangi bir yanlışlığa ìya da belirsizliğe açık olabilmeleri olanaklı görünmez.
9. Gene de, herşeyi yapabilen ve beni böyle olduğum gibi yaratan bir Tanrının olduğu biçimindeki eski görüşü kafamda taşıdım. Ama onun hiçbir dünyanın, hiçbir göğün, hiçbir uzamlı cismin, hiçbir betinin, hiçbir büyüklüğün, hiçbir yerin olmamasını, ve gene de tüm bu şeylerin duyularını taşımamı ve bana tam olarak şimdi varmış gibi görünmelerini sağlamamış olduğunu nasıl bilebilirim? Ve dahası, kimi zaman başkalarının kendilerini en eksiksiz olarak bildiklerini sandıkları şeylerde aldattıklarını düşünürken, iki ve üçü topladığım ya da bir karenin kenarlarını saydığım ya da - eğer daha kolay bir şey imgelenebilirse — daha da kolay şeyleri yargıladığım her zaman, yanılmadığımı nasıl bilebilirim? ...
Gönderilme zamanı: 04 Kas 2008, 11:42
gönderen denizindibi
Berkeley
‘‘Üzerinde yazdığım masa vardır ... ki bunun anlamı eğer çalışma odamdaysam onu algılayabileceğim, ya da bir başka tinin onu edimsel olarak algılayabileceği demektir.’’ ::
‘‘The table I write on I say exists ... meaning thereby that if I was in my study I might perceive it, or that some other spirit actually does perceive it.’’
Gönderilme zamanı: 04 Kas 2008, 11:50
gönderen denizindibi
Einstein ' e göre duyu
‘‘Fiziksel kavramlar insan anlığının özgür yaratılarıdır, ve nasıl görünürse görünsün, yalnızca dışsal dünya tarafından belirlenmezler.’’

:: ‘‘Physical concepts are free creations of the human mind, and are not, however it may seem, uniquely determined by the external world.’’