(1694-1778)21 Kasım 1694' te Paris’ te doğdu, 30 Mayıs 1778' de aynı kentte öldü. Gerçek adı François Marie Arouct Voltaire' di. Bir noterin oğludur, doğumundan birkaç yıl sonra annesi ölünce, sıkıntılı bir çocukluk ve gençlik dönemi geçirdi, yeterince beslenip gelişemedi. Önce Cizvitler' in yönettiği Louis Grand Koleji' ne verildi, burada yazdığı şiirlerle rahip Châtcauneuf ‘ ün ilgisini çekti. Rahip onu Ninon de Lenclos adlı, kralla yakınlığı olan, varlıklı bir kadınla tanıştırdı. Voltaire' in yeteneklerini sezen bu kadın onu korumayı üstlendi, öldüğünde kendisine önemli bir gelir bıraktı. Voltaire ortaöğrenimden sonra Paris Üniversitesinde hukuk okudu. Bir süre işsiz kaldı. 17l5’ te kral XV.Louis’ ye yazdığı bir yergi yüzünden tutuklandı, Bastile' e atıldı. On bir ay kaldığı Bastile' de yazdığı ‘La Henriade" adlı uzun şiiriyle ilgi çeken Voltaire' in suçsuz olduğu kanısına varılınca salıverildi ve aylık bağlandı. 1729 da, ünlü kimselerin katıldığı bir toplantıda, soylu bir şövalye ile tartışması uzerine dövülen Voltaire, şövalyeyi düelloya çağırdı; yeteneğini bilen, kendisini öldürmek istemeyen şövalye, onu tutuklatmakla yetindi, sonra Ingiltere' ye gitme koşuluyla salıverdirdi.

Voltaire' in Ingiltere' ye gidişiyle yaşamında ve düşüncelerinde yeni bir dönem başladı. Ingiltere' de Collins, Bolinbrocke, Tindal ve Toland gibi çağın ünlü düşünürleriyle arkadaş olan Voltaire, Ingiliz felsefesini yakından tanıma olanağına kavuştu. Burada yazdığı Lettrcs pbiiosophufucs sur les Anglais (Ingilizler Üstüne Felsefe Mektupları) adlı yapıtı muhafazakâr çevrelerde tepkiyle karşılandı, parlamentonun onayıyla yapıt yasaklandı, Voltaire ülke dışına sürüldü. Sürgünden dönünce 1750' de Prusya Kralı II. Friedrich' in çağrısı üzerine gittiği Berlin' de bir süre kaldı, sonra Cenevre' ye yerleşti, felsefe, tarih, tiyatro ve yazın alanlarım kapsayan çalışmalara başladı.
Voltaire’ in düşünceleri yaşamdan kaynaklanır. Ona göre yalnız yaşanan olaylar gerçektir. Bu olaylarda kişisel davranışlar, bireyler arası ilişkiler, birey-toplum bağlantısı sergilenir. Ahlak sorunları ortaya çıkar. Voltaire' e göre ahlakın temeli düşünce ve davranış özgürlüğüdür. Ozgürlük ise, tinin seçimine uygun gelen, bir nesne, bir sorun ü/erinde düşünmek ya da düşünmemek gücüdür. Bu güç davranışlara da egemendir. Özgürlük, kişinin özünde bulunan ve karşı konulamayan bir duygudan kaynaklanır, bu nedenle insanın tinsel yapısıyla ilgilidir, ondan ayrı düşünülemez. Öte yandan, özgürlük yalnız bireyin tek başına olması anlamına gelmez, toplum bütününde de geçerliği vardır. Bir toplumu oluşturan bireyler, birbirine eşit nitelikte, özgür olmalıdır. Toplum içinde yaşayan bir birey için özgürlük, genel geçerlik taşıyan yasalardan başka bir etkene bağlanmamaktır.
Voltaire insanın Tanrı’ ya inanmasını olumlu bulur, ancak dinlerin niteledikleri gibi bir Tanrı’ nın var olamayacağını ileri sürer. Ona göre Tanrı doğanın bütünündedir ve doğayı düzenleyen, biçimlendiren yüce bir varlıktır. Onun insanlığın geleceği, kurtuluşu, yargılanması, mutluluğu ve mutsuzluğu gibi eylemlerle ilgisi yoktur. Bu konuda Newton fiziğinden de yararlanan Voltaire için evrende ortaya çıkan bütün doğal olayların oluşturucusu Tanrı' dır, doğanın değişmezliğini, bütünlüğünü sağlayan odur.
Tarih, yönetim ve hukuk konularındaki görüşleriyle 1789 Fransız Devrimi' nin düşünsel yapısını oluşturan Voltaire' e göre tarih insan tininin eylemlerinden oluşur. Bu eylemlerin yarattığı büyük birikimler de töreler, kendine özgü yaşama anlayışı bulunan dönemlerdir. Tarihte, kurucu öğe olarak, törelerle dönemler önemlidir. Töreler ve dönemler yalnız eskiyi bilmek ya da yaşatmak için incelenmemeli, şimdiki çağı anlamak, biçimlendirmek için öğrenilmelidir. Çünkü geçmiş bir ilgi işidir, oysa içinde yaşanan dönem bir gerekimdir. Bu nedenle tarihte süreklilik aramak gereksizdir. Hukuk bakımından, toplum içinde, bütün bireylerin eşitliği yönetimin temel ilkesi olmalıdır. Özellikle mülkiyet konusunda başkaları sömürülmemelidir. Yöneticiler bilgiyle donanmış, us ölçülerine göre davranan, olgun ve aydın kimseler arasından seçilmelidir. Kurulu düzen gereği yönetimi elinde bulundurmak yöneticinin, yönetim konusunda, yeterli, başarılı olduğunu kanıtlamaz. Başarının tek kaynağı bilgidir, bilgiyi yaşama uygulama yetişidir, yasaların arkasına sığınarak yurttaşları baskı altında bulundurmak değildir.
Voltaire' e göre insan, doğası gereği, hayvandır. onu doğal eğilimlerini denetim altına alarak yetkinleştiren, yırtıcılıktan kurtaran, toplum içinde yaşayan bir "insan" durumuna getiren uygarlık alanındaki gelişmelerdir, insan, usunu, bilincini kullanarak uygarlığı yaratır, uygarlık da kendisini yaratanı geliştirir, bu durum böyle sürüp gider.
Voltaire' in yazıları, 1789 Fransız Devrimimin gerçekleşmesinde etkili olmuş, özellikle düşüme bakımından, bu olayın içeriğini biçimlendirmiştir. Fransız Aydınlanma Felsefesi’ nin gelişmesinde büyük katkıları olan Voltaire, tarih, felsefe, yazın ve oyun konularındaki yapıtlarıyla değişik alanlarda etkisini göstermiştir. Kendisi özgün bir filozof, özgün bir öğretinin kurucusu olmamakla birlikte, sorunların çözümünde yönetim, hukuk ve bilim alanında usa us ilkelerine öncülük tanıması nedeniyle felsefe çığırlarını da etkilemiştir.
BAŞLICA YAPITLARI : Ingilizler Ustüne Felsefe Mektupları (1734), Insan Üstüne(1738), Newton Felsefesinin Öğeleri(1738), Ulusların Anlayışı ve Töreleri Üstüne Denemeler( 1756), Candide ( 1759), Felsefe Sözlüğü (1764), (XIV. LouisÇağı, 1945 1946(1736), Oeavres Comıpletes. (as.\ 52 cilt, 1877-1885.
A.Maurois, Voltam; 1945; A.RulurıK Voluirtt 1925; P.Valery, Voluırc, 1945.
KAYNAKÇA: Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi
Anadolu Yayıncılık
Cilt:10 Fasikül:98
Istanbul - 1985


