Bidibidi Yenileniyor !

23 Nisan 2021 tarihinden önce hesabın varsa Şifreni Sıfırlaman gerek: TIKLA ŞİFRE SIFIRLA | Her şeye sana özel olan panelinden ulaşabileceksin. Seni evine bekliyoruz: https://www.bidibidi.com


[YENİLENDİ] Kullanıcı, Kayıt, Üyelik ve Profil Sistemi
[YENİLENDİ] Bidibidi Oyun Bölümü

[BEKLİYOR] Forum, Galeri, Diğer Bölümler


KAYDOL

Bir Şey Her Şeydir Her Şey Bir Şey

Hayatı,Şiirleri,Eserleri,Resmi<br>10 Haziran 1914 tarihinde Trabzon'da doğdu,18 Nisan 1988 tarihinde Istanbul'da öldü. Ankara Erkek Lisesi'ni, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdi (1937).
Cevapla
Kullanıcı avatarı
tatlı cadı
Kahraman Üye
Kahraman Üye
Mesajlar: 4550
Kayıt: 18 Oca 2007, 16:37
Konum: Önemli Olan Nerden Oldugun Degil,Nereye Gidecegin...
İletişim:

Bir Şey Her Şeydir Her Şey Bir Şey

Mesaj gönderen tatlı cadı »

Bir Şey Her Şeydir Her Şey Bir Şey

1
Bir öpüş su içiyor maşrapasından gecenin,
her dudak yalnızlığımızın peşinde,
batık gemileri dirilen güneşleriyle
göksel balıklarına karşıcı gelebilir mahalle.

Ne güzel ölüler vardı bir vakitler,
yüzler, şimdi dirilerin bil çaydanlığı boş,
omuzları sarkık ceketler içinde,
çayırdaki evlerinin gözleri kör,
bir adamın boşluğunca sırtını denize dönmüş
kedileri nokta gibi sedirde,
unutulmuş bir anı kalıntısı gibi uzaktalar
içleri yok kutularıyla baş başa.

Yeniden uyumalı o kuşla kanadının altında,
aktarmalı damlayan suyu yavaşça
oluklarına ruhumuzun,
neresini veriyorsak yine orası,
örselemeden, incitmeden.

2
Her sabah bir gül tutarak uyanıyor,
her akşam bir sofranın dikeninde
uzatıyor saçlarını unutmak için,
dişlerini biliyor ya da bilmiyor,
avuçları belli ki güneşe dönmek için,
yüreği bir çardaktan sarkabilir.

Hep o kapıdan girip çıkıyoruz,
ak evler giyiniyoruz, sofamız, taşlığımız
gel diye sesleniyor kuleden
atladığımız kuleden denizin sesine doğru,
bir kent çekiyoruz ardımızda
avutulmaz bülbülle kadar hızlı.

Hep o saraydan görünüyor, bahçesinden,
tüm başlangıçlara gebe tek dilenci,
üfürülmüş bir saksağan karaltısı
gibi elleri nar tanesinde,
dudağında bayıltıcı
son karanfil kokusu, fesleğenler, fesleğenler.

3
Geri dönmesini, yüz geri etmesini seviyor,
seviyor geçtiği yollardan tersine yürümesini,
bakıyor eskiden düşürdüğü bir çakı otların arasında,
uyutuyor ağzında başka bir tadı var,
uyanıyor başka bir güneş damarlarında.
taş bir simgeymiş, yalnızlık tıka basa dolu,
yaprakların savruluşu rüzgarda
bir umudun suya vuran rengiymiş buluttan,
bulutsa uçan kuşmuş memesinden
tip tip bütün gece.

Kendini bir de rüzgarlarında bulsa



4
Ah sen en güzel taş, taşken su,
suyken kara burçak, yaba, bel, çivi,
bütün kapıların mandalı, ipler, serilmiş çamaşırlar,
ağızlık, mintan, camdaki saksı,
saksıyken bulut, bulutken tesbih,
çektiğim hali silktiğim, yatırdığım,
üstüne bindiğim, öptüğüm, mezarında yanında yattığım,
yatarken deniz, denizken balık, balıkken güneş,
güneşken tarla, tarlayken ev, pencere,
pencerede insan başı, kendim, bir başkası,
karanlık duvarda yürüyen akrep,
tenekelerle çekilen kuyudan suladığımız, kırptığımız,
bir sopa diktiğimiz yanına, iple bağlanan,
bağlanırken çözülen, çözülürken misina,
hepsi bir anda, hepsi bir solukta,
hepsi, hepsi, hepsi.

5
Gözlerim değince tarlada mısıra,
bir su akıyor içimden otlar arası,
bir kuş uçuyor üstünde yabanil,
gözlerim değince kuşa, yalayınca tüylerini
bir ağaç büyüyor boynumda kara yeşil,
güneşe bakıyorum, ırgatlara bakıyorum,
bulutum geçiyor başlarından salınarak,
veriyorum, alıyorum, öğütüyorum,
ekmek ediyorum saçta, çöreotu ekiyorum,
bebelere, yoksullara, acıkanlara
Resim Kaderimi Kendim Yazarım Sandım...
&
O BIZIM KAVUŞMAMIZ MAHSERE KALDI
Cevapla

“Oktay Rıfat Horozcu” sayfasına dön