Bidibidi Yenileniyor !

23 Nisan 2021 tarihinden önce hesabın varsa Şifreni Sıfırlaman gerek: TIKLA ŞİFRE SIFIRLA | Her şeye sana özel olan panelinden ulaşabileceksin. Seni evine bekliyoruz: https://www.bidibidi.com


[YENİLENDİ] Kullanıcı, Kayıt, Üyelik ve Profil Sistemi
[YENİLENDİ] Bidibidi Oyun Bölümü

[BEKLİYOR] Forum, Galeri, Diğer Bölümler


KAYDOL

Seçim Çözüm mü?

Size ait , size özel , mektuplar , denemeler , oyunlar , kompozisyonlar, hikayeler , makaleler... Kısacası düz yazılarınızı buradan paylaşıyoruz.
Cevapla
Kullanıcı avatarı
uzman2769
Durgun Üye
Durgun Üye
Mesajlar: 70
Kayıt: 24 Eyl 2006, 12:28

Seçim Çözüm mü?

Mesaj gönderen uzman2769 »

22 Temmuz’da yapılacak Genel seçimlerde milletvekilliği için müracaat eden on binlerce aday adaylarının yaşadığı, heyecan ve stresin dorukta olduğu günleri yaşıyoruz. Kolay değil tabii. Dolu silahın bir, boş silahın ise iki kişiyi korkuttuğu gerçeğiyle karşı karşıya oldukları bir durum söz konusu. Bu söylediklerim, sırtını sağlam kayaya dayandıranlar için geçerli değil elbette. Onların tabir yerindeyse, protokol tribününde numaralı kombine biletleri cebinde… Tabanın isteyip istememesi, başarılı görülüp görülmemesi onları çok da enterese eden bir durum değildir.
550 kişilik parlamentoya on binlerce müracaat var. Kuşkusuz hepsinin de yüreği aynı umut için atıyor. Bu uğurda kimi ticari kimi bürokratik kimi de sanatçı kariyerini bir tarafa bırakmış, canıyla, malıyla gecesini gündüzüne katarak umudunun ve hayalinin peşinden koşmaya çalışıyorlar. “Allah kimsenin emeğini boşa vermesin” demek geliyor içimizden ama, değişmeyecek bir gerçek var önümüzde. Mebus sayısının sınırlı olması, müracaat eden yaklaşık her 20 kişiden ancak birinin hayalinin gerçek olacağı değişmez bir gerçek olarak karşımızda duruyor bu dönem.

Adayların Genel Merkez tarafından atanması ne kadar doğru? Sorusunun cevabını tartışma konusu olarak bir tarafa koyalım, demokratik gördüğümüz, aday belirlemenin ilk eleme safhası olan temayül yoklamaları startı aldı. Delegelerin sözünün geçtiği bu yoklamaların ne kadar sağlıklı olduğu sorusunun cevabı bana göre Genel Merkez atamasından daha şaibeli. Herkes şunu çok iyi bilir ki, Il ve ilçe yönetimleri delege seçimlerinde göstermelik bir tarafsızlık sergilese de sayısal gücün kendi kontrolünde olmasına hep özen göstermişlerdir. Bunun için partiye hizmet ve gönül vermenin yanında yönetime karşı mutlak itaat zorunlu kılınmıştır. Delege; sınavı, testi, seçimi olmayan, il ve ilçe yönetimlerinin işaretiyle atanan siyasi partilerin çekirdeğidir. Bu çekirdeklerin hangi meyveye ait olduklarını da başkanların işareti belirler genellikle. Çoğunun ilkokul mezunu olduğu ve üstünkörü siyasetin savunucusu anlayışının hâkim olduğu, ekonomik endişe içerisinde günü kurtarma uğraşı içinde olmaları zorunluluğu da buna eklenince, aday adaylarının nasıl bir tabloyla karşı karşıya oldukları çok açık meydana çıkıyor. Örneğin ben kendi mahallemde kaç tane delegenin olduğu, bunların kim olduğu ve hangi siyasi partilerin delegesi olduğunu bilmiyorum, tanımıyorum. Benim hiç bilmediğim ve tanımadığım birinin benim adıma benim vekil adayımı seçme hakkını kendisinde görmesini ben demokrasinin hiçbir karesinde göremiyorum. Bu durumun özellikle popüler siyasi partilerin tabanı için son derece sıkıntı yarattığını düşünüyorum. Bu durumda aday adayları halkın gönlünü kazanma yerine il, ilçe yönetimine kaba bir tabirle yalakalık yapma zorunda bırakılıyor. Böyle bir ilişki neticesinde aday olup meclise parlamenter olan birinin kimlerin şahsi menfaatlerinin koruyucusu olacağı konusunu takdirlerinize bırakıyorum!...

Bütün bunlar siyaset kurumunda tezat olarak algılanırken, tezattın tezattı diyeceğimiz ve yukarıda dile getirmeye çalıştıklarımı adeta doğrulayıp onaylayan bir uygulama daha var. Adayların belirlenmesinde temayül yoklaması yaptıran partilerin sandıkları açmadan Partinin Genel Merkezine götürülmesi. Şimdi hangi tarafından baksanız beyninizi bulandıran, hangi tarafından tutsanız elinizde kalan tezatlar yumağı. Kendi delegenize güvenmiyorsanız, temayül yoklamasına neden gerek duyuyorsunuz? Güveniyorsanız, neden sandıkları ilgili ilde değil de Genel Merkeze aldırma gereği duyuyorsunuz? Genel Merkez'in açıklayacağı sonuçlar doğru da olsa, aday adaylarının inanması için bir tek geçerli nedeniniz var mı?

Aday adayların yoğunluğu bana, bazı devlet kurumlarının muhtelif zamanlarda açtığı işçi yâda memur kadrolarına yapılan müracaatlardaki izdihamı hatırlattı. Alınacak personel sayısı örneğin 1500 iken 500 binin üzerinde müracaat olmasına rağmen kayıt yapmak için umutla bekleyen insan yığınlarını hatırlattı. Bu ikisinin arasındaki uçurum farkı göz ardı etmemek gerek tabi. Biri ekmek, insanca yaşam peşinde diğeri ise etiket, şan, şöhret! Biri kaybedince ekmeğinden, insanca yaşama umudundan, diğeri etiketinden, şan ve şöhretinden! Ama her iki tarafında ortak noktaları umut, heyecan ve bunun beraberinde doğurduğu stres! Ne diyelim yüce Allah doğru kullarına yardımcı olsun… Umut ediyoruz ki, hayatında ilk defa bu denli heyecan ve stresi bir arada yaşayıp meclise giden vekillerimiz, umutla yaşayan insanların umutlarına, beklentilerine hizmet etmeyi kendilerine insani bir görev olarak tevcih ederler…

Aslında her şeyin temelinde yolsuzluğun halka yüklediği yoksullukta yatıyor. Ağır hayat şartlarının altında ezilen yoksul vatandaşların hayati kararlarını dahi sağlıklı verememenin gerçeğinde yatıyor diye düşünüyorum. Hal böyle olunca da vekil tayin ettiğiniz kişiden vefa beklemenin de bir mantığı olmuyor. Yani bir anlamda ektiklerimizi biçmek zorunda kalıyoruz. Yüce Allah bir ayetinde “Nasıl bir yönetime layık iseniz, o şekilde yönetilirsiniz” şeklinde buyurmuş. Galiba hepimizin kendi nefsini bir kere daha muhakeme edip, yanlış düşünce ve yaşayışlarımızı tespit edip vazgeçmeye acil ihtiyacımızın olduğu bir dönemi yaşıyoruz… Aksi takdirde önümüzdeki seçim de mevcut sorunlara çözüm olmayacaktır.
Kullanıcı avatarı
BIDIBIDI
Web Master
Web Master
Mesajlar: 8611
Kayıt: 01 Haz 2006, 03:01
İletişim:

Mesaj gönderen BIDIBIDI »

uzman2769 yazdı:Adayların Genel Merkez tarafından atanması ne kadar doğru?
Işte partileşme bunun için var...

Bana göre Aynı Yöne, aynı hedefe Bakmakla başarı sağlanabilir.

Bu yüzden Adayların Genel Merkez tarafından atanması doğrudur.

izleyeceği politikaların olumlu sonuçlar vermesi için, aynı hedefe bakan kişilerle çalışılması gerekir.
uzman2769 yazdı: Bunun için partiye hizmet ve gönül vermenin yanında yönetime karşı mutlak itaat zorunlu kılınmıştır.
Olmalı... Mutlak Olmalı..

uzman2769 yazdı:Ne diyelim yüce Allah doğru kullarına yardımcı olsun…
Cevapla

“Mektuplarınız-Denemeleriniz-Makaleleriniz” sayfasına dön