Bidibidi Yenileniyor !

23 Nisan 2021 tarihinden önce hesabın varsa Şifreni Sıfırlaman gerek: TIKLA ŞİFRE SIFIRLA | Her şeye sana özel olan panelinden ulaşabileceksin. Seni evine bekliyoruz: https://www.bidibidi.com


[YENİLENDİ] Kullanıcı, Kayıt, Üyelik ve Profil Sistemi
[YENİLENDİ] Bidibidi Oyun Bölümü

[BEKLİYOR] Forum, Galeri, Diğer Bölümler


KAYDOL

Siyasi Evlilikler Üzerine

Size ait , size özel , mektuplar , denemeler , oyunlar , kompozisyonlar, hikayeler , makaleler... Kısacası düz yazılarınızı buradan paylaşıyoruz.
Cevapla
Kullanıcı avatarı
uzman2769
Durgun Üye
Durgun Üye
Mesajlar: 70
Kayıt: 24 Eyl 2006, 12:28

Siyasi Evlilikler Üzerine

Mesaj gönderen uzman2769 »

Geçen haftayı, siyasette görmek istemediğimiz bazı olumsuzlukların gölgesinde geçirdik. Tarihin kara sayfalarına “27 Mayıs Muhtırası” olarak geçen bu tatsız gelişmeye, Türk halkının hemen her kesimiyle karşı duruşu, bazı muhalefet partilerinin siyasi hesaplarının lehte iken aleyhine dönmesi, Iktidarın da erken seçimle milletin iradesine başvurma kararı alması demokrasinin daha da güçleneceği sinyalini veriyor. 22 Temmuz 2007 seçim tarihi olarak açıklandı. 2,5 ay gibi kısa bir zamanda seçimin yapılacak olması siyasi partilerin arayışlarını da hızlandırdığına şahit oluyoruz. Arayışlar içerisinde önceliği sağ da ve sol da birleşme çalışmaları alırken, bu konuda en rahat görünen parti ise, halkın gözünde muhtırayla mağdur edildiğine inanılan Iktidar partisi olduğunu görüyoruz. Hem Barajı geçme fobisi taşıyan hem de tek başına iktidar hesapları yapan siyasi oluşumların siyasi evlilikleri seçim sürecini daha bir renkli ve hareketli kılıyor. Evlilik deyince aklıma geldi. Siyasi partilerimizin birleşmesi noktasında aklıma gelen bir hikayeyi hatırlatarak çorbada bizimde tuzumuz olsun istedim. Hikaye şöyle;

Evlilik tavsiyelerinde bulunan bir baba, oğluna; "Son tavsiyemi mutfakta anlatmak istiyorum" demiş,

Mutfağı ve yemek yapmayı bilmeyen delikanlı "Olur" demiş
çekine çekine.

Baba, ocağa aynı büyüklükte üç kap koymuş, hepsini suyla
doldurup üçünün de altını yakmış.

"Şimdi, istediğim her şeyden iki tane vereceksin bana" demiş
oğluna. Sırasıyla havuç, yumurta ve kavrulmamış kahve çekirdeği
istemiş... Oğlu hepsinden ikişer tane vermiş babasına.

Adam iki havucu birinci kaba, iki yumurtayı ikinci kaba ve iki
kavrulmamış kahve çekirdeğini üçüncü kaba koymuş. Her
üçünü de yirmi dakika süreyle kaynatmış. Daha sonra kapları
indirip yemek masasına buyur etmiş oğlunu.

Yemek masasında üç tabak duruyormuş. Kaplarda kaynayan
havuçları, yumurtaları ve kahve çekirdeklerini büyük bir özenle
tabaklara yerleştirmiş. Sonra oğluna dönüp sormuş: "Ne
görüyorsun?"

Oğlu düşünürken açıklamaya başlamış.

"Havuçlar haşlandıkça aslını kaybedip yumuşamış.

Yumurtalar görünüşte baştaki gibi sert duruyorlar ama içleri
katılaşmış.

Kahve taneleri ise olduğu gibi duruyor, başta neyseler sonunda da
öyleler.. "

Sonra asıl tavsiyesine sıra gelmiş:

"Evlilikte aşk ve şefkat birlikte olmalıdır.

Aşksız bir evlilikte her iki eş de şu gördüğün havuçlar
gibi birbirlerini tüketirler, eskitirler, pörsütürler.

Şefkatsiz bir evlilikte ise eşler birbirlerine ne kadar tahammül
etseler de, şu gördüğün yumurtalar gibi içten içe
katılaşırlar, birbirlerinden uzaklaşırlar.

Aşkın da şefkatin de olduğu bir evlilikte ise, şartlar ne
olursa olsun, eşler tıpkı şu kahve taneleri gibi, birbirlerinin
yanında kalırlar, kendi kişiliklerini yitirmezler. Kahve tanelerinin
tekrar kaynatılmaya hazır olmaları gibi, onlar da birbirleriyle baş
başa uzun yıllar geçirmeye isteklidirler.

Oğlu aldığı bu dersten tatmin olmuşa benziyordu.

"Asıl ders bu değil!" dedi baba. Oğlunun elinden tuttu, ocağın
üzerinde bıraktığı kapların içinde kalan suları gösterdi.

"Havuçlardan ve yumurtalardan arta kalan suya bak... Ikisinde de
bir tat yok " Kahve çekirdeklerini çıkardığı kaptaki suyu
yavaşça bir fincana boşalttı. Mis gibi taze kahve kokuyordu.
Fincanı oğluna uzattı. "Içmek istersin herhalde" dedi. Oğlu
kahvesini yudumlarken konuşmasını sürdürdü.

"Kahve çekirdekleri gibi birbirlerini tüketmeyen eşlerin
paylaştığı yuva da işte böyle olur. Mis gibi, temiz ve huzur
verici. Başka herkesin fincanına koyup yudumlayacağı taze kahve
gibi... Çünkü onlar birbirlerini harcamayarak, birbirlerine aşkla
ve şefkatle davranarak hayata kendi tatlarını, kokularını ve
renklerini katmayı başarırlar."

Evet! Bu hikayeyi günümüz siyasi partilerinin evliliklerine uyarlayacak olursak, "Bu birleşmelerin yeni siyasi oluşumlarına zarar verecek birleşmelerden siyasi parti liderlerinin kaçınması gerektiği gibi kendilerine umut bağlayan tabanını da hayal kırıklığına uğratmamaya gayret gösterilmelidir" şeklinde bir sonuç çıkar karşımıza. Zira, görev ve sorumluluk büyük, zaman dar!...
Yüce Allah (c.c.) doğruların yardımcısı olsun…
Kullanıcı avatarı
(SQ)-(EQ)
Mesajlar: 281
Kayıt: 27 Mar 2007, 21:48
Konum: IST.-FRK

Re: Siyasi Evlilikler Üzerine

Mesaj gönderen (SQ)-(EQ) »

uzman2769 yazdı: Arayışlar içerisinde önceliği sağ da ve sol da birleşme çalışmaları alırken, bu konuda en rahat görünen parti ise, halkın gözünde muhtırayla mağdur edildiğine inanılan Iktidar partisi olduğunu görüyoruz.
doğru söze ne denir..


her seçim zamanı karşılaştığımız partiler aralarında ki sürtüşmeler artık insanları yoruyo.şimdi de bir değişiklik yapmışlar birleşmişler :azn: Aynı lafların, aynı söz verişlerin ve aynı dürüst görünüm oyunları artık sıktı...

Ya olduğun gibi görün
Ya da göründüğün gibi kal diye bir söz vardır...


ama bu sözün de anlamını anlamakta bir kabiliyet meselesi...

Zira, görev ve sorumluluk büyük, zaman dar!...
Yüce Allah (c.c.) doğruların yardımcısı olsun…
sizinde dediğiniz gibi inşallah hak yolunu bulucak.
temennimiz bundan yana
Cevapla

“Mektuplarınız-Denemeleriniz-Makaleleriniz” sayfasına dön