Bidibidi Yenileniyor !

23 Nisan 2021 tarihinden önce hesabın varsa Şifreni Sıfırlaman gerek: TIKLA ŞİFRE SIFIRLA | Her şeye sana özel olan panelinden ulaşabileceksin. Seni evine bekliyoruz: https://www.bidibidi.com


[YENİLENDİ] Kullanıcı, Kayıt, Üyelik ve Profil Sistemi
[YENİLENDİ] Bidibidi Oyun Bölümü

[BEKLİYOR] Forum, Galeri, Diğer Bölümler


KAYDOL

Hrant'ın Ölümüyle Filizlenen "Kardeşlik Duygusu"

Size ait , size özel , mektuplar , denemeler , oyunlar , kompozisyonlar, hikayeler , makaleler... Kısacası düz yazılarınızı buradan paylaşıyoruz.
Cevapla
Kullanıcı avatarı
uzman2769
Durgun Üye
Durgun Üye
Mesajlar: 70
Kayıt: 24 Eyl 2006, 12:28

Hrant'ın Ölümüyle Filizlenen "Kardeşlik Duygusu"

Mesaj gönderen uzman2769 »

Duygusallık kavramı her insanda aranan, insanlığa mahsus hoş bir duygudur. Türk Milleti olarak, yaşadığımız coğrafyanın tarihte yaşattığı trajik olaylara karşı acımasız duyguların aksine, ecdadımızın yüreğinde taşıdığı Iman’ın, karakterine nakşettiği duygusal kişilik irsi olarak günümüze kadar özelliğini ve güzelliğini sürdürmekte.
Duygusal olmak,duygu yüklü olmak insanı yücelten bir karakter türüdür. Tabi ki, buduyguların MASUM olması ve aklın önüne geçmemesi önemli tercihsebebidir!...
Küreselleşmenin hızla yayıldığı, yaşam hilelerinin hüküm sürdüğü günümüzde, aklın kontrolünde hareket eden duyguların dışındaki duygusallık, geçmişte olduğu gibi günümüzde de hiçbir şey kazandırmayacağı gibi çok şey kaybettireceğini bilmekte fayda var!..
Bizler, askerimize haince kurşun sıkan teröristleri yakaladığımızda bile merhamet gösterecek kadar maneviyatı güçlü bir milletiz!.. öyle ki, Onları eli kanlı terörist olarak değil, kandırılmış, yeniden topluma kazandırılması gereken zavallılar olarak görür, bunun için özel yasalar çıkaracak kadar duyarlı ve hoşgörülü bir milletiz!...
Malumunuz, geçen hafta Ermeni kökenli vatandaşımız Hrant Dink’e yapılan menfur saldırı sonucu hayatını kaybetmesi, tetikçinin ailesi dahil bütün Türkiye’de nefretle karşılanmış ve toprağa verilmek üzere Salı günü düzenlenen törene, kimi Dink Ailesinin ve
Ermeni cemaatinin acısını paylaşmak için katılan iyi niyetli
vatandaşlarımız, kimi de toplumun duygusal zafiyetinden yararlanıp,
çıkarabileceği bir kıvılcımı alev topuna dönüştürebilir miyim
mantığıyla aralarına sızmış terörist guruplardı bunlar!.. törene
katılan on binlerce insanın hassaslaşan duyguları üzerinden nemalanmak, teröristler için bulunmaz bir fırsattı!... ancak, merhum Dink’in “Slogan atılmaması” vasiyeti, planlarını kısmen engellese de alternatif bulmada gecikmediler!...
törene katılan on binlerce insanın eline tutuşturulan ve üzerinde “Hepimiz Ermeni’yiz” yazılı etiketler, acılı Ermeni vatandaşlarımızın fikri değil, terörist grupların kalabalığın içine kasıtlı serptikleri nifak tohumuydu!...
Bunu yapmakla aslında şunu bekledi terörist gruplar: “duygusallığı tasdikli Türkler, bu manzaraya tahammül göstermez, törene katılanların ellerindeki etikette yazılı olan sessiz slogana sesli tepki gösterirler. Bu durumda kavgayı başlatan taraf Ermeniler adına biz olur, çıkan yangında kenara çekilip ateşte yananları seyrederiz.” Şeklindeydi… ama olmadı!... sesli, sessiz bütün tahrik hünerlerini ortaya koymalarına rağmen Ermeni Cemaatinin de sağduyulu davranışlarıyla başaramadılar!...
Oysa, bu hain planın emeline ulaşması için birden fazla alternatifleri vardı bu grubun!... ve hepsinden de sağduyusunu kaybetmeden geçmişti Türk halkı!... hem öyle bir sağduyu ve samimiyetle geçirdi ki, bizleri soykırım yapmakla suçlayan ve düşmanlık duygularını bütün dünyaya kabul ettirmeye çalışan Ermeni Diasporası ve
devletini Türk Milletine hayranlığını alenen itiraf ettirecek kadar
büyük bir kazanım elde ettiler!... yıllardır diplomatik girişimlerle elde edemediğimiz kazanım, birkaç bin duyarlı ve samimi vatandaşlarımızın insani davranışı ile geldi…
Şüphesiz bu davranışı takkiye olarak yapmadı vatandaşlarımız. Yüzlerinde bir yakınını kaybetmenin hüznü, dillerinde menfur saldırıyı kınayan sloganı ve ırkçılık meşalesi olarak ellerine tutuşturulan “Hepimiz Ermeni’yiz” yazılı etiketleri saf ve samimi duygularla taşımalarıyla meydana gelen ateşin, birilerinin planladıklarının tam tersine, asırlardır iki millet arasındaki buzların erimesine ve yerini filizlenen kardeşlik duygusuna bıraktığını görüyoruz!...
Işte bu noktada kendimize ve ülkemize yararlı bir şey yapmaksa niyetimiz ki aksini düşünenlerin vatandaşlığından hatta insanlığından şüphe edilmesi gerekir; bu filizlerin gelişip yetişmesi için güneş ve su olmaya çalışmalıyız!...
Merak etmeyin!. Ne “Hepimiz Ermeni’yiz” yazılı etiketi taşıyan Türk vatandaşlarımız, ne de Ermeniler bizim o etiketleri taşımakla Ermeni olduğumuzu düşünüyor!... onların acılarına ortak olduklarını ifade etmenin dışında amacı olmayan insani bir davranıştan başka bir şey değildi!... bu konuda onları bırakın eleştirmeyi, yürekten kutlamak lazım!...
Sonuç itibariyle sağlığında Türklüğe hakaretten yargılanıp ceza alan Hrant Dink, ölümüyle Türkiye- Ermenistan ilişkilerinde beyaz bir sayfanın açılmasına vesile oldu! Sağlığında da hep bunun için çabaladığını ve bunun için maksadı aşan bazı ifadeleri onu karanlık güçlerin hedef tahtasına oturtma fırsatı verdiğine şahit olduk!.. hani “Ameller niyetlere göredir” derler ya! Sağlığında fark edemediğimiz ülkeye yararı ölümüyle gün yüzüne çıktı Hrant Dink’in!... Keşke aramızdayken bu duyguları birlikte yaşamayı başarabilseydik! Ama olmadı ve artık aramızda öyle biri yok! Hiç olmazsa ölümüyle bize bıraktığı mirasa sahip çıkalım!... Gerek Avrupa’da yaşayan Ermeni Diasporasının,Türkiye’yi ve Türk insanını umduğundan çok daha farklı bulduğunu ifade eden olumlu görüşleri, gerekse de Ermenistan Dışişleri Bakanı’nın ülkemizle ön koşulsuz diplomatik işbirliğine hazır olduklarını belirten ifadeleriyle açılan bu beyaz sayfayı lüzumsuz ve gereksiz tartışmalarla kirletmek isteyenlere fırsat vermeyelim!.. yakalanan bu tarihi fırsat değerlendirilmediği taktirde, bu sadece Ermenileri, işlerine geldiği gibi ülkemize karşı kullananların ve kullanmak isteyenlerin işine geleceği unutulmamalıdır! inanıyorum ki, Türkiye'yi ziyaretlerinde onlarda bu oyunların çok daha iyi farkına vardıkları için Ermenistan Devleti bize zeytin dalı uzatmıştır. uzanan bu dostluk elini, bize yakışan boşta bırakmak değil, aynı duygularla sıkmaktır!...
Kara bulutların ülkemizin başından eksik olmadığı şu günlerde, bir arada yaşama, birbirimizi anlama, paylaşma ve kardeşlik duygusuyla kucaklaşmaya her zamankinden daha çok ihtiyacımız var!...
Ne dersiniz, Her iki millet içinde en hayırlısı bu değil mi?...
Kullanıcı avatarı
BIDIBIDI
Web Master
Web Master
Mesajlar: 8611
Kayıt: 01 Haz 2006, 03:01
İletişim:

Mesaj gönderen BIDIBIDI »

Başlığınızdaki duygu ve olayları, bir yağmur damlasının, su birikintisinde bırakacağı etkisi kadar olarak nitelendiriyorum ,
uzman2769 yazdı:Kara bulutların ülkemizin başından eksik olmadığı şu günlerde, bir arada yaşama, birbirimizi anlama, paylaşma ve kardeşlik duygusuyla kucaklaşmaya her zamankinden daha çok ihtiyacımız var!...
sözlerinize Tüm Dünyada olması temennilerimle katılıyorum...

Fakat....
uzman2769 yazdı:Bizler, askerimize haince kurşun sıkan teröristleri yakaladığımızda bile merhamet gösterecek kadar maneviyatı güçlü bir milletiz!.. öyle ki, Onları eli kanlı terörist olarak değil, kandırılmış, yeniden topluma kazandırılması gereken zavallılar olarak görür, bunun için özel yasalar çıkaracak kadar duyarlı ve hoşgörülü bir milletiz!...
bu maneviyat mıdır söyleyin Allah Aşkına.. Yukarıdaki alıntı da "Bizler"den kastınız, nedir , kimdir? Yavrusunu , yarini , eşini , dostunu , arkadaşını, Kahpe bir kurşunla kaybetmemiş insanlar "BIZ" mi oluyoruz?

Bu maneviyat ise, "BIZ" kiminle bu maneviyatı paylaşıyoruz?

Internette Bakın hangi yazı ile karşılaştım,

(kişilik haklarına saygı açısından isimsiz olarak yayınlıyorum.)
BENIM BABAM ŞEHIT
Yazar:xxx
Tarih: 02-03-02 20:28

BENIM BABAM BEN DAHA ONU TANIYAMADAN ŞEHIT OLDU. ONU SADECE RESIMLERINDEN TANIYABILIYORUM. BEN ŞIMDI ORTAOKULA GIDIYORUM.

BABAM BENIM SÜNNETIME GELDI. ONU BEN VE DEDEM GÖRDÜK. AMA YANINA GITTI?IMIZDE BIR ANDA KAYBOLDU.

BENDE ASKER OLACA?IM. BABAM GIBI KAHRAMAN OLACA?IM.

BABAMI ÖZLÜYORUM VE ONU ÇOK SEVIYORUM.

AMA BABAMIN DÜŞMANLARINI AFFETMELERINI ANLAYAMIYORUM
sadece bir örnek.. binlerce şehit yakını sizce bu maneviyatımı yaşıyor?
bunun için özel yasalar çıkaracak kadar duyarlı ve hoşgörülü bir milletiz!...


aslında "!..." bu her şeyi anlatıyor.

Biraz konumuzun anadüşüncesinden uzaklaştım kusura bakmayın,

ama sonuç itibari ile, sonuç cümlelerinize katılmamak elde değil, barış, huzur içinde kardeşçe yaşamak varken, neden huzursuzluk,tatsızlık olsun ki..

Kaleminize sağlık.. :thumbright:
Kullanıcı avatarı
uzman2769
Durgun Üye
Durgun Üye
Mesajlar: 70
Kayıt: 24 Eyl 2006, 12:28

Mesaj gönderen uzman2769 »

BIDIBIDI yazdı: bu maneviyat mıdır söyleyin Allah Aşkına.. Yukarıdaki alıntı da "Bizler"den kastınız, nedir , kimdir? Yavrusunu , yarini , eşini , dostunu , arkadaşını, Kahpe bir kurşunla kaybetmemiş insanlar "BIZ" mi oluyoruz?
Sevgili Bıdıbıdı!.. bu konu "Duygusallık" üzerine işlenmiş bir yorum!...
burada anlatılmak istenen; Teröristler tarafından, Asker, Polis, Çocuk ve kadınlarımızın kahpe kurşunlara hedef yapılarak genç hayatları söndürenlerin başını, birileri kendi ellerimizle layık olmadığı kadar lüks yaşatanlara gösterdiğimiz hoşgörü ve tahammülü, Hrant'ın cenaze töreninde de benzer oyunları kurgulayanlara karşı sağduyulu davranan vatandaşlara da göstermemiz gerektiği vurgulanmaya çalışılmıştır!...

Duygusallığın insan kişiliğini yücelten bir kavram olduğu, ancak aklın önünde hareket etmeyen duygusallığın tercih sebebi olması vurgulanmıştır.

aklın hakim olmadığı duygusal hareketlerin geçmişte olduğu gibi bu günde şahsımıza ve ülkemize bir şey kazandırmayacağının altı çizilmiştir!.

Yavrusunu , yarini , eşini , dostunu , arkadaşını, Kahpe bir kurşunla kaybetmemiş insanlar elbette ki "BIZ" olmuyoruz!...

Devlet büyüklerimizin geçmişte Terörle ilgili çıkarmış oldukları "Eve Dönüş" yasası, "Pişmanlık" yasası gibi yasalara karşı tepkisizlik, Toplumumuzun Duyarlılığı ve Hoşgörüsü değilde nedir Allahaşkına?...
BIDIBIDI yazdı:Bu maneviyat ise, "BIZ" kiminle bu maneviyatı paylaşıyoruz?
Elbette ki bu maneviyattır!... ve bu maneviyatımızı paylaşmamız gereken herkesle paylaşıyoruz zaten!... buna korku demek, damarlarımızdaki asil kana ihanettir!...

eleştirilerinizi kaygıyla değil saygıyla karşılıyor, konu içerisinde konu açıp açıklığa kavuşmasına olanak tanıdığınız için yürekten teşekkür ediyorum Bidibidi Kardeş!..
Cevapla

“Mektuplarınız-Denemeleriniz-Makaleleriniz” sayfasına dön