söyleyemediklerimiz

[kahraman]

Çok teşekkür ederim. Zevkimiz tamamen aynı, ben de ne zamandır böyle bir şey arıyordum.


(Nereden bulmuş bu zevksiz şeyi, değiştirsem ayıp olur mu acaba?)


Ben de tam seni arayacaktım.


(Eyvah! Yakalandım. Keşke cevap vermeseydim şu telefona.)


Sevgili hemşerilerim siz her şeyin iyisine layıksınız.


(Oyunuzu bana verin.)


Bugün biraz rahatsızım, işe gelemeyeceğim.


( Arkadaşımla alışverişe oradan da sinemaya gideceğiz. Çıkışta berbere uğrar bir de manikür yaptırırım.)


Maaş hiç önemli değil, ben kendimi yetiştirmek istiyorum efendim.


(Kaç para verecekler acaba?)

Amacımız doğru ve güvenilir habercilik...


(Arkadaşlar rating sonuçları geldi mi?)


Elinize sağlık hepsi çok güzel olmuş, ama kilolar malum, yediklerime dikat ediyorum.


(Böyle berbat yemekler görmedim, bir an önce eve gidip karnımı doyursam.)


Bu geceye doyamadım inanın, ama yarın erkenden bir toplantıya katılmam gerekiyor, en kısa zamanda tekrar görüşmek üzere.


(Ne sıkıcı bir geceydi, esnemekten bir hal oldum. Bir daha mı, tövbe!)


Beni sizler var ettiniz sevgili dinleyicilerim.


(Bende öyle bir cevher var ki doğarken yıldız olarak doğdum ben.)


Okuldayken çok başarılı bir öğrenciydim.


(30 sene önceki karnemi bulup çıkaracak halleri yok ya!)


Bu hükümet süresini doldurmuştur. Türkiye’nin güçlü bir hükümete ihtiyacı vardır.


(Bunların yiyip içtikleri yeter artık, sıra bize gelmeyecek mi?)


Rakibim yok!


(Kahretsin her gün yeni biri çıkıyor, nasıl baş edeceğim ben bunlarla.)


Aslında benim oğlum çok zeki ama öğretmen taktı bir kere.


(Kime çekti bu aptal çocuk.)


Bunun seninle hiçbir ilgisi yok, suç bende.


(Her şey senin yüzünden oldu.)


Yalandan nefret ederim.


(Yalandan kim ölmüş.)